DAİŞ çeteleri tarafından Şengal'de zorla alıkonularak kaçırılan Êzidî kadınlar için Özgür Kadın Kongresi (KJA), Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve sivil toplum örgütlerinin öncülüğünde "Zorla Alıkonulan Kadınlar İçin Mücadele Platformu Girişimi" kuruldu. Kurulan platform, Diyarbakır'da DTK binasında düzenlenen basın toplanstısı ile kamuoyuna denklere edildi.

Girişimin ilanına ilişkin gerçekleştirilen basın toplantısına DTK Eş Başkanı Selma Irmak, HDP Kars Milletvekili Mülkiye Birtane, DTK Daimi Meclis üyesi Feleknas Uca, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Gültan Kışanak, DBP PM üyesi Fikriye Aytin, HDP PM üyesi Fatma Kurtalan ve DBP Kadın Meclisi Sözcüsü Fatma Gül katıldı. Girişimin kurulduğu açıklaması DTK Eş Başkanı Selma Irmak tarafından yapıldı.

Girişimi deklera açıklamasına geçmeden önce Irmak, kadınların Türkiye ve dünyada yaşanan savaşlarda yaşamını yitiren kadınlardan daha fazla günlük yaşamda katledildiğini söyledi. Kadınların, var olan kadın katliamlarına karşı her alanda mücadele etmeye devam edeceğini vurgulayan Irmak, "Erkek kültürünün yarattığı anlayış, kadın kırım ve katliamını beraberinde getirmiştir. Kadınların direnişine karşı erkeğin katliamı devam ediyor" dedi.

Özgecan'ın katledilmesini lanetledi

Mersin'de Özgecan Aslan'ın vahşice katledilmesi üzerinde de duran Irmak, Özgecan Aslan'ın katledilmesini lanetlediklerini ifade ederek, "Umarız Öcgecan'ın katledilmesi son olur. Umarız bu zihniyetten bunu beklemek mümkün değil. Bu katliam bize DAIŞ'ın kadın katliamını hatırlatıyor. Yöntem ve zihniyetleri aynı" ifadelerini kullandı.

Girişim de Özgecan'a ithaf edildi

Irmak, konuşmasının devamında Girişim'in kuruluşuna ilan eden basın metnini okudu. Girişimi, Özgecan Aslan'a atfettiklerini belirten Irmak, devamında şunları söyledi:
"Başta Şengal'de kaçırılan Êzidî, Türkmen, Süryani ve Arap kadınlar olmak üzere tüm kadınların özgürlüğünü sağlamak için 'Kazanılacak özgür bir dünya, kazanılacak özgür bir yaşam var' diyor ve mücadelemizi yükseltiyoruz. Biz kadınlar olarak, kadınlara yönelik gelişecek tüm zorba, zulüm yöntemlerine karşı olacağımızı belirtir, zorla alıkonulan kadınlar için mücadele platformuna evrilmesi için kadın girişimi olarak mücadele edeceğimizi buradan deklere ediyoruz."

'Tecavüz kültürüne karşı özgürlüğümüzü kazanacağız'

DAİŞ'ın Şengal'e saldırmasının ardından yüzlerce kadının köle işkencelere maruz kalmasını ve köle pazarlarında satılmasını hatırlatan Irmak, "Satılan kadınlar birçok ülkeye pazarlanmıştır ve hala pazarlanmaya devam etmektedir. Bu kadınları pazarlarda satanlar kadar, kadınları pazarlarda alanlar da biz kadınların gözünde aynı suçu işlemiştir. Kadınlara yönelik bu saldırılar, bir toplumun kırımı ve tecavüz kültürünün sonucudur. DAİŞ, başta cinsiyetçilik olmak üzere dincilik, milliyetçilik ve faşizmi geliştirerek toplumda tecavüz kültürünü geliştirmektedir. Biz sadece DAİŞ'e karşı değil, onu besleyen bireyler ve tüm güçlere karşı mücadele edeceğiz. Kadın sorunu, beş bin yıllık tecavüz kültürünün sonucudur. Biz kadınlar olarak tecavüz kültürüne karşı özgür kadının farkında olarak özgürlüğümüzü kazanacağız diyoruz" şeklinde konuştu.

Kadın Öz Savunması geliştirecek

Irmak, DAİŞ çetecilerinin barbar, zorba ve zulüm yöntemleri kullanarak kadını iktidarın nesnesi haline getirmeye, cinsiyetçilik ideolojisiyle kadını tamamen tahakküm altına almaya çalıştığını da söyledi. Kadın özgürlüğünü savunan ve bunun için mücadele eden kadınlar olarak bu ideolojiye karşı mücadele edeceklerinin altını çizen Irmak, "Bugün DAİŞ'in kaçırdığı kadınlara ve tüm kadınlara verdiği mesaj; 'Ya iktidarımıza tabi olursunuz ya da ölür, tecavüze uğrar, pazarlarda satılırsınız'. DAİŞ'in kullandığı bu yöntemler kadın üzerinden iktidarını oluşturma yöntemidir. Biz kadınlar olarak bu iktidar karşısında olacağımızı söylüyor, özgürlük mücadelesini yükselteceğimizi, kadınların bedensek, ruhsal, düşünsel olarak Kadın Öz Savunması'nı geliştireceğimizi belirtiyoruz" dedi.

Irmak, tüm kadınlara bu girişim etrafında bir araya gelmeye ve hep birlikte seslerini yükseltmeye de çağırdı.

Irmak'ın ardından DTK Daimi Meclis üyesi Feleknas Uca konuştu. Uca, Özgecan Aslan'ın katledilmesi ile DAİŞ'ın kadınları katletmesinin arasında hiçbir farkın olmadığını söyledi. Bu platformu kurmada çok geç kaldıklarının öz eleştirisini veren Uca, bu girişimin sadece Êzidî kadınları için değil, Arap, Süryani ve Türkmen kadınlar için de çalışacağını ifade etti. Uca, kadınların örgütlülüklerini güçlendirerek, Êzidî ve onlar gibi satılan diğer kadınlara sahip çıkılması çağrısında bulundu.

5 ila 7 bin 500 arasında kadın DAİŞ'in elinde

Uca, DAIŞ'in elinde kaç kadının olduğuna ilişkin soruya net olmamakla birlikte, 5 bin ile 7 bin 500 arası kadının DAİŞ'ın elinde veya katledildiğini söyledi.

İdam sorusu yöneltildi

Uca'nın konuşmasının ardından Özgecan Aslan'ın katledilmesinin ardından gündeme gelen idam tartışmalarına ilişkin basın mensuplarınca yöneltilen bir soruya ise Selma Irmak, şiddetin şiddetle çözülmesinin yanlış olduğunu belirterek, şu yanıtı verdi: "İdam tartışmalarının gündeme gelmesi, soruna ne kadar samimiyetsiz yaklaştıklarını gösteriyor. Önemli olan idam etmek değil, var olan zihniyeti değiştirmek. İdam konusunu gündeme getirerek, sorunun çözümüne ne kadar uzak olduklarını bir kez daha göstermiş oldular." Irmak, kurulan platform kapsamında dünya kadınları ile bir araya geleceklerini de sözlerine ekledi.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Gültan Kışanak ise, toplumu yönlendirenlerin artık kadınları yönlendirme çabasından vazgeçmesi gerektiğini ifade ederek, kendi zihniyetlerini, anlayışlarını terbiye etmeleri gerektiğini söyledi.

16.02.2015