Karanlık ve planlı bir devlet içi organizasyon ile adım adım örülen cinayetin 10uncu yılındayız. Bunca yıldır Hrant Dink ailesinin ve arkadaşlarının adalet arayışı sürüyor, ama henüz bir sonuç alınamadı. İçinde farklı rütbe ve düzeylerden asker ve sivil bürokratın, emniyetçinin, istihbaratçının, jandarmanın, onların tetikçi ve siyasi işbirlikçilerinin yer aldığı ‘Büyük Tertip’ halen aydınlatılamadı.
Bu ‘milli mutabakat suikastı’nın sadece birkaç tetikçisi yargılanıyor, ancak onların arkasındaki güçler açığa çıkarılmıyor. Devletin ve siyasetin çeşitli kurumları bu cinayetin arka planını ortaya çıkarmamak için direniyor. Cinayetin arkasındaki güçleri ve kişileri gösteren deliller ya yok sayılıyor ya da üstleri örtülüyor.
Hrant Dink, sadece ailesi, dostları ve Ermeni halkı için değil, insanlık, barış ve kardeşlik, özgürlük ve demokrasi mücadelesini sürdüren Türkiye halkları için de büyük bir kayıp oldu. O, her zaman halkların eşitliği, kardeşliği ve barışı için mücadele etti, bu mücadeleye hayatını adadı. ‘Vicdanın Sesi’ olmaktan asla vazgeçmedi. Geçmişin acılarının üstünü örterek değil, onları hatırlayarak ve yaralarımızı birlikte sararak yaşamanın mümkün olduğunu anlattı.
Hrant Dink’in adı ve mücadelesi yaşamın her alanında var olmaya devam edecek. O, her gün, her hak ve adalet arayışında, her demokrasi ve özgürlük çabasında yanı başımıza konan barış güvercini olmayı sürdürecek.
Bizler, sadece onu andığımız 19 Ocak gününde değil, her gün Ermeni halkıyla dayanışmayı, Ermenilere uygulanan ayrımcılığa ve nefret söylemine karşı mücadeleyi sürdüreceğiz. Hrant Dink cinayetinin arkasındaki ‘Büyük Tertip’ aydınlatılıncaya, katiller ve arkasındaki güçler tüm ilişkileriyle ortaya çıkarılıncaya kadar bu davanın takipçisi olacağız.
Halkların Demokratik Partisi
Merkez Yürütme Kurulu
19 Ocak 2017