1 Ağustos Perşembe günü 3 milyon kamu emekçisi 2020-2021 yılları için Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile toplu iş sözleşmesi (TİS) görüşmelerine başlayacak. Kamu emekçilerinin grev hakkının olmadığı TİS görüşmeleri bu yönüyle gerçekçi, tarafların eşit koşullarda müzakere edebildiği bir niteliğe sahip değildir.
TİS görüşmeleri, Türkiye yakın tarihinin en ağır siyasi, dış politika ve ekonomik krizlerini yaşandığı bir dönemde gerçekleşiyor. OHAL şartlarında referandumu yapılan ve 24 Haziran seçimleriyle uygulanmaya başlanan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi henüz bir yılını doldurmuşken bahsi geçen krizlerin esas belirleyeni oldu.
Özellikle ekonomik kriz yurttaşları altından kalkamayacakları bir borç yüküyle yüz yüze bırakırken, döviz kurunun ve maliyetlerin artışı var olan yoksulluğun daha da geniş kesimleri içermesini ve milyonlarca emekçinin işsizler ordusuna katılmasını beraberinde getirdi. AKP iktidarı ise bu dönemde emekçilerin haklarını korumak ve güçlendirmek yerine, grevleri yasakladı, on binlerce kamu emekçisini KHK’ler ile ihraç etti, izlediği israf ekonomisinin ve yandaş sermayenin borçlarının maliyetini topluma yükledi.
Ekonomik kriz derinleşip, emekçilerin aldığı ücret enflasyon karşısında erimişken, adeta bir kara deliğe dönüşen Saray’ın harcamalarının önü alınamaz ve eski AKP’lilerin çeşitli sıfatlarla yeniden göreve getirilerek aldıkları maaş “devlet sırrı” denilerek açıklanmazken, iktidarın kamu emekçilerinden fedakârlık beklemesi kabul edilemez.
Mevcut koşullarda kamu emekçileri geleceklerine güvenle bakamıyor. AKP’nin gelecek dönem planlarında yer alan güvencesiz çalıştırma, bireysel emekliliğe katılım zorunluluğunun getirilmesi, kıdem tazminatının fona aktarılması gibi konular önümüzdeki günlerde AKP’nin yine emekçi haklarına saldıracağına işaret etmektedir.
Grevleri yasaklayan ve bununla övünen, emekçilerin örgütlenme özgürlüğünü engelleyen ya da kamu görevine başlarken imzalanması zorunlu formlarla yandaş sendikalara mecbur bırakan, paralel devlet yapılanmasıyla mücadele adı altında on binlerce kamu emekçisini ihraç ederek sivil ölüme mahkûm eden AKP, emek alanına yönelik bu saldırılardan vazgeçerek, toplumsal muhalefetin çağrılarına ses vermek zorundadır.
Önümüzdeki dönemde İş Yasası, Sendikalar Yasası ile Toplu Sözleşme ve Grev Yasası ve çalışma yaşamına dair tüm yasaları işçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin ve işsizlerin haklarını güvence altına alacak şekilde yeniden düzenlemesi gereken ve bunun için muhalefetle istişare yapması kaçınılmaz olan AKP, 2019 TİS görüşmelerinde de emekçilerin taleplerini dinlemeli ve gereklerini yerine getirmelidir.
Bu vesileyle HDP olarak kamu emekçilerinin TİS görüşmelerinde sunacakları tüm taleplerin destekçisi olduğumuzu; görüşmelerin emekçilerin lehine sonuçlanması, kamuda nepotizmin, kayırmanın, torpilin yerine liyakat ve hakkaniyetin yeniden esas belirleyen olması için her türlü desteği vermeye hazır olduğumuzu bir kez daha belirtiyoruz.
Emek Masası Çalışma Grubu Sözcüsü
Hüseyin Taka
31 Temmuz 2019