Eş Genel Başkanımız Sezai Temelli, Iğdır’da esnafı ziyaret etti, yurttaşlarla bir araya geldi. HDP İl Örgütümüzü de ziyaret eden Temelli, şöyle konuştu:
Öncelikle kampanya döneminde Ağrı ve Iğdır’a gelememiştim. 2 gündür Van’da yeni grubumuzla grup toplantısı yaptık. 2 gün boyunca da yeni dönem konusunda yoğun bir faaliyet sürdürdük. Van’ın ardından da hemen Ağrı ve Iğdır’a geldik, halkımıza teşekkür etmek istedik. Bu vesileyle aranızdayız. Tabi yine geleceğiz, bölgede çalışmalarımızı hep birlikte yürüteceğiz.
Önümüzdeki dönem yoğun bir dönem olacak. Örgütlenmemizi güçlendireceğiz, yerel seçimlere hazırlanacağız. Bu faşist iktidardan bir an önce kurtulmak için faşizme karşı mücadelemizi hep birlikte yükselteceğiz. Ortak vatanımıza demokrasi gelsin diye mücadelemize soluksuz bir şekilde devam edeceğiz.
24 Haziran’da “seçimler bizim açımızdan amaç değil uğraktır” dedik. 24 Haziran da bizim için önemli bir uğraktı ve sizlerin sayesinde barajı hep birlikte yıktık.
Yeni sistem hiçbir şekilde tanımlanamıyor
Bugün karşımızda bir Cumhurbaşkanlığı sistemi var. Hani devekuşunu görüp sormuşlar, “bu nedir diye, kuş mu deve mi?” Hiçbir şekilde tanımlanamıyor, siyasi literatürde yok. Erdoğan’a nasıl uyar diye uydurulmuş bir sistem. Bu uydurulmuş sistemin bütün maliyetine halklar katlanıyor.
Gelin haklarımızı gasp eden iktidara karşı ortak mücadelede buluşalım
Bu uydurulmuş sistem ancak savaş ve yolsuzluk politikası ile ayakta duruyor. O yüzden savaşa karşı olanlar, hak mücadelesi yapanlar şimdi HDP’nin öncülüğünü yaptığı demokrasi mücadelesinde buluşmalı. Biz bu buluşmayı, bu ortaklaşmayı tüm Türkiye halkları, tüm Türkiye emekçileri için istiyoruz. Gelin birlikte bu haklarımızı gasp eden, savaş siyaseti sürdüren bu iktidara karşı buluşalım. Mücadelemizi bu hatta sürdürelim. Bu bir demokratik siyaset mücadelesidir.
Tanımlanamayan sistemin kabinesi kabine özel şirketin departmanları gibi
Bu tanımlanamayan sistemin kabinesi ortada. Hazine ve Maliye bakanlığı damadında, Milli Eğitim Bakanı özel okulcu, Sağlık Bakanı özel hastaneci, Ticaret Bakanı Orta Asya ile ticaret yapan bir kişi. Bir anonim şirket gibi devleti yönetmek gerekir diyordu. Şimdi kurduğu kabine özel şirketin departmanları gibi. Bu yönetim anlayışından Türkiye halklarına, emekçilerine bir hayır gelmez. Bu bir sömürü düzenidir. Emeğin daha fazla sömürüldüğü, doğanın talan edildiği, kadına yönelik istismarın yoğunlaştığı, Kürt halkına yönelik savaş politikalarının yükseldiği bir dönem. Ülke bir çöküşe sürükleniyor, bu çöküşün önüne geçmek gerekiyor.
Biz farklılıklarımızdan güç alarak, bütün halklar bir arada, bütün farklı inançlar bir arada, güçlü bir şekilde ortak vatanımızda demokratik cumhuriyet kararlılığı ile mücadelemize devam edeceğiz. Bizim için yegâne yol bu. Karanlık tünelden çıkacağız. Yeter ki kararlı mücadelemizden vazgeçmeyelim.
Şimdi bu buluşmayı sağlayamazsak koca bir ülke çöküşe sürüklenecek
Tüm Türkiye halklarını, hangi partiye oy vermiş olursa olsun herkesi kurucu irademizle ortak mücadeleye davet ediyoruz. Eğer şimdi bu buluşmayı sağlayamazsak koca bir ülke çöküşe sürüklenecektir. Görünen köy kılavuz istemez. Her şey ortada. Ekonomideki gidişat ortada. Ortadoğu’ya hala savaş ihraç etmek isteyen bir zihniyet Ortadoğu’daki gelişmeleri okuyamamaktadır. Kürt halkına olan düşmanlığından dolayı bir savaş sürmektedir. Bu savaş insanlara açlık, zulüm getirmektedir.
Önümüzde bu mücadele döneminde gene önemli bir uğrak olan yerel seçimler var. Yerel seçim yerel demokrasi demek, bizzat katılmak demek. Yerel seçimlerde yoğun çalışarak bu iktidarın ömrünü kısaltacak çabayı biz göstereceğiz. Bu karanlığın çok fazla ömrü yok, hep birlikte güneşli bir sabaha uyanacağız.
23 Temmuz 2018