
Eş Genel Başkanımız Sezai Temelli, KHK ile ihraç edilen milletvekili adaylarımızın İstanbul Üniversitesi önünde yaptığı açıklamaya katıldı. Kendisi de ihraç edilmiş bir akademisyen olan Eş Genel Başkanımız, açıklamada şöyle konuştu:
İstanbul Üniversitesi önündeyiz. 35 yıldır ben de bu üniversitenin mensubuyum. İstanbul Üniversitesi mensubu olmaktan gurur duyduğum çok büyük bir üniversite. Türkiye’de bilimsel çalışmaya en büyük katkıyı sağlayan üniversite.
35 yıl emek verdiğimiz okula giremiyoruz
Fakat bugün, bu 35 yıllık emekten sonra ben ve arkadaşlarım okulumuzu ziyaret etmek istesek giremeyeceğiz. Bizler KHK ile ihraç edildik. Emekler yok sayıldı. 15 Temmuz darbe kalkışmasının ardından hayata geçen OHAL düzeninde en büyük mağduriyeti ihraç edilenler yaşadı. Tamamen keyfi bir şekilde KHK’ler devreye sokuldu.
En önemli sözümüz OHAL’i kaldırmak, mağduriyetleri gidermek
HDP olarak 24 Haziran’dan sonrası için verdiğimiz en önemli söz OHAL’i kaldırmak, KHK ile mağdur olan herkesi işine dönmesini sağlamak ve bu mağduriyet döneminde yaratılmış tahribatın bedelinin kamuca giderilmesini sağlamak.
Tüm ihraçlar görevine dönsün diye demokrasinin önündeki barajı yıkmalıyız
Biz hem Cumhurbaşkanı programımızla hem de parti programımızla ülkeyi geçiş dönemiyle olağanlaştırmak istiyoruz. Olağanlaşan süreçte tüm sorunların birlikte çözülebileceğine inanıyoruz. Bu ceberrut anlayıştan kurtulabileceğimize inanıyoruz. Bunu başarabiliriz. Bu OHAL sisteminden, bu ceberrut anlayıştan hep birlikte kurtulabiliriz. Bu sayede mağdur olan tüm arkadaşlarımızı işine dönebilir ve topluma katkı sunabilir. Sadece üniversiteler değil, birçok okuldan öğretmenler, belediyelerde çalışan arkadaşlarımız, sağlık emekçisi arkadaşlarımız ihraç edildi. Hepsi görevlerine dönsün diye 24 Haziranda HDP’nin demokrasinin, barışın önündeki barajı yıkmalıyız.
Üniversiteler bizimdir
Üniversiteler bizimdir. Özerk demokratik üniversite mücadelesini yükseltmek Türkiye’nin demokrasi mücadelesine katkı yapmaktır. Biz üniversiteleri siyasi vesayetin etkisinden kurtaracak, mücadelemizi yükseltmeye devam edeceğiz.
Türkiye’de her yer sorun yumağı. Bugün İstanbul Üniversite de öyle. Bu tarihi yapının kaldırımlarına bile beton dökmüş bu zihniyete, bu mekanı dönüştürme, mekanları halktan yalıtma, üniversiteleri bölme zihniyetine karşı üniversiteler bizimdir diyoruz.