
Yerel seçim ve güncel gelişmeleri değerlendirmek üzere toplanan MYK toplantımız devam ediyor. Toplantı devam ederken bir basın toplantısı düzenleyen Parti Sözcümüz Saruhan Oluç, güncel gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve HDP’nin kesinleşen belediye başkan adaylarını açıkladı. Oluç’un açıklaması şöyle:
Bugün MYK’mız toplantı yapıyor. Toplantı devam ediyor. İlerleyen saatlere kadar sürecek. Aday belirleme ve açıklama sürecine girdik. Bugün adaylarımızın bir kısmını açıklayacağız. Bir kısmını da yarın açıklayacağız ve önümüzdeki günlerde buna devam edeceğiz.
Ankara Valisi’ni ve Emniyet Müdürü’nü en sert ifadelerle kınıyoruz
Biraz evvel Ankara İl Örgütümüzün önünde milletvekillerimiz Filiz Kerestecioğlu ve Abdullah Koç ile, il yöneticilerimiz ve il eşbaşkanlarımız dün Ankara’da yapılan operasyona ve gözaltılara ilişkin bir basın açıklaması yapmak üzere bir araya geldiler. Açıklama engellendi ve vekillerimiz ağır bir polis şiddeti ve terörü ile karşı karşıya kaldılar. Ankara Valisi ve Emniyet Müdürü’nü bu saldırıdan dolayı en sert şekilde kınıyoruz, protesto ediyoruz. Bu saldırı kabul edilebilir değildir. Bu, düşünce ve ifade özgürlüğünü, açıklama yapma ve toplantı hakkını açıkça yok sayan, çiğneyen bir yaklaşımdır. Bu tutumun müsebbibi Ankara Valisi ve Emniyet Müdürü’dür. Milletvekillerimize, il eşbaşkanlarımıza ve yöneticilerimize yapılan bu saldırı, bu taciz asla kabul edilebilir değildir. Bizi bu saldırı ve tacizlerle yıldırabileceğinizi ve bu saldırılarla yerel seçim çalışmalarımızı engelleyebileceğinizi asla düşünmeyin.
Leyla Güven için Adalet Bakanlığı ve Meclis Başkanlığı harekete geçmelidir
Bugün Leyla Güven’in İmralı’daki tecridin kalkması için başlattığı açlık grevinin 63’üncü günü. Kritik bir evreye girildi, Leyla Güven’in sağlık sorunları baş gösterdi. Van Milletvekilimiz Bedia Özgökçe Ertan, bugün Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonu’na bir dilekçe ile başvuruda bulundu. Güven’in 13 kiloluk kaybı söz konusu. Yoğun eklem ve baş ağrıları var. Vücutta uyuşma ve sıvı tüketimini reddetmesi, tansiyon düzensizliği, baş ağrısı ve dönmesi var. Bir dizi sağlık sorunu ile karşı karşıya kalan Leyla Güven’in durumunun yerinde incelenmesi için İHİK’e bir dilekçe ile başvurduk ve bu dilekçenin sonuçlarını bir an önce görmek istiyoruz.
Bir kez daha vurgulayalım ki, 63 gündür açlık grevi yapan Leyla Güven seçilmiş bir milletvekilidir, Hakkari halkının iradesidir, seçilmiş tüm vekillerle aynı haklara sahiptir, ama rehin tutulmaktadır. Bir yerel mahkemenin rehinesi durumundadır. O yerel mahkeme Meclis’in yasama yetkisi üzerinde ağır bir baskı ve vesayet uygulamaktadır. Bu vesayete karşı Meclis sessizliğini daha fazla sürdürmemelidir. Hukuksuz ve insanlık dışı bir şekilde Nisan 2015’ten beri sürmekte olan tecridin kaldırılması için adımlar atılmalıdır. Adalet Bakanlığı ve Meclis Başkanlığı’na bu konuda bir kez daha çağrı yapıyoruz.
Paris Katliamı barış sürecine dönük büyük bir provokasyondu
Bugün Paris Katliamı’nın 6’ıncı yılı. Sakine Cansız ve arkadaşları 6 yıl önce İmralı görüşmelerinin kamuoyuna duyurulduğu günlerde vahşi bir biçimde katledilmişti. Bu büyük bir provokasyondu. O gün de bunu söylemiştik, bugün de bunu tekrar ediyoruz. Bu katliamın amacı barış ve çözüm sürecini baltalamaktı. Bu katliamı gerçekleştirenler barış olmaması, çözüm olmaması ve sürecin sona ermesi için bu adımı atmışlardı. Sakine Cansız ve arkadaşlarını saygı ve minnet ile anıyoruz. O gün bu katliamı işlemiş olanlar, emrini verenler, sonrasında barış ve müzakere masasını devirenler ve bugün İmralı’da tecridi sürdürenler aynı zihniyetin sahibidirler. Emri verenler de uygulayanlar da onlardır.
AKP-MHP’nin Kürt düşmanlığının bu ülke sınırlarını aştığını bütün dünya görüyor
Konuştuğumuz önemli bir konu da dış politika idi. Son günlerde Suriye’ye yönelik adımlara ilişkin ciddi gelişmeler yaşanıyor. Uluslararası güçlerin temsilcileri ile görüşmeler yapıyor iktidar temsilcileri. Çok acı bir durum yaşanıyor. Bizim hep vurguladığımız bir şey var, özellikle de son yıllara binaen. Bu iktidarın, AKP-MHP ittifakının Kürt düşmanlığı ve fobisi Türkiye’nin sınırlarını aşan bir boyuttadır ve bu gerçeğin bugün bütün dünya tarafından anlaşıldığı ve görüldüğü bir dönemi yaşıyoruz.
Bu iktidar ve başı Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı sıfatı ile Kürtler ile barışı sağlama şansına ve imkanına sahip değildir. Parti Sözcüsü Ömer Çelik açıklama yaptı, “Kürtler kardeşimizdir, onları en iyi biz savunuruz, koruruz” dedi. Ama yüz ifadesi ve vücut dili bile yalan söylediğini kanıtlıyordu.
Bir kez daha iktidara şunu hatırlatıyoruz; Suriye’de uzun süredir yaşanan iç savaşın son dönemidir. Artık Suriye’de barışın inşa edilmesi dönemine bir an evvel girilmelidir. Suriye’de demokratik bir rejimin inşa edilmesinin, masada karşılıklı diyalogla, çatışmış olan tüm tarafların ortak bir irade geliştirmelerinin, yeni bir demokratik anayasa yapmalarının zamanıdır. Böyle bir dönemden geçiyoruz. Bu nedenle yeniden Suriye’de çatışmalı ortamı açığa çıkaracak, savaşın büyümesine yol açacak her türlü adım zararlıdır ve asla kabul edilemez. Bu yanlış yaklaşımdan Türkiye’deki siyasi iktidarın, AKP-MHP ittifakının bir an önce uzaklaşması ve bu tehditten vazgeçmesi gerekmektedir.
Aksi halde Suriye’de barış için adım atmış olmayacaksınız, savaşın devam etmesi için adımlar atmış olacaksınız. Kürt halkı açısından baktığımızda, o halk Suriye’nin demokratik bir gücüdür. IŞİD’e karşı mücadele etmiş, kendi topraklarından IŞİD barbarlığını def etmiş önemli bir güçtür. Demokratik ve barışçıl bir Suriye’nin inşasında, Suriye’nin sınırları içinde, demokrasinin sınırlarının geliştirilmesinde önemli bir rol oynayacak bir güçtür. Bu göz ardı edilemez.
Kritik yerlerde seçmen kaydırmaları ve hileleri yaşanıyor
Yerel seçimler konusuna geçmek istiyorum. Merkez Yürütme Kurulumuzun yapmakta olduğu toplantısının önemli bir konusu. Yaptığımız değerlendirmelerde birkaç meseleye özellikle değindik.
Bir tanesi, iktidarın seçim hileleriyle ilgilidir. Gelen raporlardan Şırnak, Siirt ve Urfa Halfeti’de ciddi seçmen kaydırmaların olduğunu gördük. Belli ki, bu yöndeki adımlara devam ediliyor. Buralara yapılan kaydırmalarda HDP ile AKP arasındaki oy farkı kadar seçmen getirildiğini görüyoruz. Kimi yerlerde seçmen kayıtlarının silindiğini, seçmenlerin adeta HDP’den çalındığını görüyoruz. AKP atadığı kayyumlarla istediği sonucu elde edemediği için, acaba hangi hileyi, düzenbazlığı yaparız da buradaki sonuçları değiştirebiliriz çabası içindedir.
YSK’yı uyarmak ve şunu hatırlatmak istiyoruz. Zaten YSK hem referandum hem de diğer seçimlerde aldığı tutumlarla ilgili ciddi şaibeler altındadır. YSK, eğer bu seçmen kaydırmalarına ve seçmen silmelerine yönelik ciddi bir tutum sergilemez ise, bu yerel seçimlerde de ciddi şaibelerin, sahtekarlıkların gündemde olacağını söylemek istiyoruz. Bir kez daha YSK’ya çağrı yapıyoruz. YSK, iktidarın bu adımları karşısında güvenli ve adil bir seçim için tedbir almalıdır. Aksi halde bu hilelere ortak olmuş olurlar.
Adaylarımızın nasıl belirlendiğini herkes gördü
Yerel seçim çalışmalarımızda iki önemli gelişme yaşandı. Halk oylamaları gerçekleştirdik. 30 il ve ilçe merkezinde oylamalar yaptık, adayların belirlenmesi için sandık koyduk, orada halk gelip oy kullandı. HDP, 30 il ve ilçe merkezinde adaylarını halk oylaması ve eğilim yoklaması ile belirlemiş oldu. Halk oylamaları, HDP’nin adaylarını nerede belirlediğini bilmiyoruz diyenlere bir cevap oldu. HDP, adaylarını nasıl ve nerede belirlediğini göstermiş oldu. Çıkan sonuçlara göre adaylar belirlenmiştir. Bunlar halkın adaylarıdır.
Bütün baskılara rağmen yapılan halk oylamaları tam bir demokrasi şölenine döndü. Bu aynı zamanda kayyum politikalarına ve uygulanan tüm baskılara da cevap oldu. Halk, iradesine, partisine ve adaylarına sahip çıktı. İlk kez HDP bir halk oylaması ile adaylarını belirlemiş oldu. Önemli bir geleneği başlatmış olduk ve bu geleneği kararlı bir şekilde sürdürmek için çabalarımızı sürdüreceğiz.
Kürt ittifakı ile önemli ve tarihi bir adım attık
İkinci önemli gelişme, pazartesi günü Diyarbakır’da yapılan açıklama ile ilan edildi. 7 Kürt Partisi HDP çatısı altında seçimlere gireceklerini açıkladılar. Kürtçe ve Türkçe deklarasyon yayınlandı. Yine ilk kez farklı Kürt siyasi partileri ve hareketleri ile birlikte bir seçim ittifakı, hatta seçim ittifakını da aşan, çeşitli konularda ortak davranışların geliştirilmesine olanak yaratan bir ittifak yaratılmış oldu. Türkiye’nin yakın tarihi açısından son derece önemli bir adımdır ve ilk kez yapılmıştır.
Üstelik kritik olan bir süreçte bu adım atılmış oldu. Bu halkın talebi ve ısrarıydı. Bu konuda bir ittifakın yapılması, ulusal birliğe gidecek olan talep ve ısrar son derece önemlidir. Biz de HDP olarak elimizden gelen her türlü çabayı gösterdik, büyük fedakarlık yaptık, çok da iyi yaptık ve sonuçta bu tarihi adım atılmış oldu. Yapılmış olan protokolde de belirttiğimiz gibi, ittifak olacak yereller ittifakla birlikte yönetilecektir. Atılacak adımlarla daha demokratik bir yönetim anlayışı, halkın katılımını sağlayan katılımcı bir demokrasi anlayışı geliştirilecektir. Kürt illerinde tarihsel olarak atılmış olan bu adımın sonuçlarını önümüzdeki dönemlerde umutla ve heyecanla izleyeceğiz, sürdüreceğiz.
Adaylarımızın bir kısmı yaptığımız MYK toplantısında belirlendi. Halk oylaması ve eğilim yoklamalarında çıkan sonuçların dökümü yapıldı. Şimdiye kadar belirlenmiş olan aday listelerini açıklayacağım.
MYK toplantımız devam ediyor, günün ilerleyen saatlerinde yeni isimler de belirlenecektir. Bu isimleri de yarın ya da Cuma günü yapacağımız basın toplantılarında açıklayacağız.
Adaylarımızı eşbaşkanlık, eşit kadın temsiliyeti anlayışımıza göre açıklıyoruz. Böylece 2 büyükşehir, 4 il, 35 ilçe eş belediye başkanımızı, yani 41 merkezdeki eş başkanlarımızı açıklamış olduk. Çalışmalarımız devam ediyor.
Büyük şehirler, özellikle Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Mersin’de adaylar gösterilecek mi, nasıl bir stratejisi belirleyeceksiniz?
Bu konularda bugün yapılan tartışmalarda masada olacak. Konuşuluyor, yarın ya da öbür gün yapacağımız açıklamalarda bu konuları da dile getireceğiz.
Takviminiz ne zaman tamamlanmış olacak, aday belirleme konusunda?
Büyük bir hızla tamamlamayı planlıyoruz. Bu ayın sonunu bulmaz tahminen. Bu isimleri açıkladıktan sonra aday tanıtım toplantıları olacak.
Seçmen kaydırmalarından bahsettiniz. Kamuoyuna üç yerde olduğu yansıdı. Bunun devamını bekliyor musunuz, durdurulması için başvurunuz olacak mı?
Bu konu ile ilgili hukuki adımları attık. YSK’nin bir karar vermesi gerekiyor durumu denetledikten sonra. Bu konudaki çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Başka yerlerde de bu tür adımlar atılıyor, bunları açığa çıkarmaya çalışıyoruz. Ama özellikle tespit ettiğimiz yoğun bir kaydırma ve çalmanın yaşandığı 3 merkezden bahsettim. Diğerleri de açığa çıktıkça kamuoyuna açıklayacağız.
Not: Bugün açıkladığımız 2 Büyükşehir, 3 il, toplam 41 merkezin belediye eşbaşkan adayları listesine buradan ulaşabilirsiniz.
9 Ocak 2019