Mültecileri siyaset malzemesi yapmaktan vazgeçin

Sığınmacıları siyasetin objesi haline getiren AKP-MHP Koalisyonu 6458 Sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun düzenlenmesini öngören yeni teklifi TBMM gündemine getirdi. Bu durum mültecilere yönelik baskıların yeni bir aşamasıdır.

6458 Sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun 7‘nci, 9’ncu, 21’nci, 41’nci, 46’ncı, 53’ncü, 54’ncü, 57’nci, 59’ncu, 60’ncı, 66’ncı, 76’ncı, 78’nci, 83’ncü, 85’nci, 89’ncu ve 102’nci maddelerinde yapılan değişikliklerle mültecilerin korunması değil, siyasi çıkarlara bağlı olarak sınır dışı edilmeleri sağlanmaktadır. Özellikle ilgili kanunun 57’nci maddesini düzenleyen değişiklik teklifinin hukuki açıdan hiçbir karşılığı yoktur ve suiistimal edilmeye son derece açıktır; sığınmacıların “kamu güvenliği” gerekçesiyle, hukuki yollara başvuramadan geri gönderilmesinin önünü açmaktadır. Bu düzenleme, açıkça bir insan hakkı ihlalidir ve toplumsal vicdanı zedeleyen bir niteliğe sahiptir.

Sığınmacıların sınır dışı edilmesi sürecinde yargı yolunu zorlaştıran düzenlemeler, Birleşmiş Milletler’in mültecilerin korunması anlaşmasına (1951 tarihli Cenevre Sözleşmesi) ve İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ne aykırıdır. İktidar, sorumluluk almaktan kaçınmak maksadıyla Türkiye’ye gelen sığınmacıları “mülteci” statüsünde görmese de; Suriyeli, Afgan, İranlı ya da Iraklı ayırt etmeksizin Türkiye’deki sığınmacıların uluslararası hukukta tanımları mültecidir. 

Halkların Demokratik Partisi olarak bu teklifin geri çekilmesini, sığınmacıların hukuki ve evrensel haklarından mahrum edilmeyecek biçimde temel haklarının korunması gerektiğini belirtiyoruz. Bu temelde demokrasiyi ve insan haklarını savunan tüm kesimleri bu düzenleme karşısında duyarlı olmaya çağırıyoruz.

HDP Göçmen ve Mülteci Komisyonu Sözcüsü
Gülsüm Ağaoğlu

21 Kasım 2019