Kerestecioğlu, TVlerdeki son dakika ibaresini bile yasaklayan tebligatı sordu

Grup Başkanvekilimiz Filiz Kerestecioğlu, RTÜK’ün televizyonlardaki ‘son dakika’ ibaresinin kullanılmasını bile yasaklayan tebligatını Meclis gündemine taşıdı. Başbakan Binali Yıldırım’ın cevaplaması istemiyle soru önergesi hazırlayan Kerestecioğlu, halihazırda uygulanan yayın yasaklarının kapsamının neden genişletildiğini öğrenmek isterken, “Referandum döneminde yaşanması muhtemel saldırılara ilişkin bir duyum/istihbarat mı vardır?” sorusunu da yöneltti:

 

Başbakanlığa bağlıRadyo ve Televizyon Üst Kurulu yetkililerinin, 30 Ocak 2017, Pazartesi günüTürkiye’de yayın yapmakta olan Haber Kanallarının Müdürleriyle Yayın Yasaklarının kapsamına ilişkin bir toplantıyaptığıve Yayın Yasaklarının kapsamının genişletileceğini bildiren bir belgenin RTÜK tarafından Haber Müdürleriyle paylaşıldığıbilgisi tarafımıza ulaşmıştır.

Türkiye’de özellikle son dönemlerde basın üzerindeki denetim ve yasaklamalar göz önüne alındığında, yapılan toplantı, basın özgürlüğüiçin ciddi bir endişe yaratmaktadır. RTÜK yetkilileri,  toplantıda, yayın yasağıgetirilen konularda yalnızca resmi makamlarca dağıtılan görüntüleri ve yapılan açıklamalarıyayınlama hakkıverileceğini, yapılacak tüm diğer haberlerin önemli ölçüde kısıtlanacağınısözlüolarak dile getirmişve bu konuda bir bilgi notu paylaşmışlardır.

Halihazırda, ülkemizde basın özgürlüğünüönemli ölçüde kısıtlayan düzenlemeler mevcuttur. Bu ay içerisinde yayınlanan 680 sayılıKanun Hükmünde Kararname ile, yayın yasağıve kısıtlamalara aykırıyayın yapan kuruluşların yayınlarının kademeli sürelerde durdurulacağıve hatta lisanslarının iptal edileceği duyurulmuştu. Bu tip yasak ve kısıtlamalar, halkın bilgiye ulaşma hakkınıengellemektedir.

Oysa, bilgi edinme hakkı, ifade özgürlüğükapsamında değerlendirilen temel bir insan hakkıdır. Siyasi tartışma özgürlüğüise, demokratik toplumların temel değerlerindendir. Avrupa İnsan HaklarıMahkemesi de halkın bilgi edinmesini güvence altına almak amacıyla, basına özelstatütanıyan bir dizi ilke ve kuralıkapsayan bir içtihat hukuku geliştirmiştir.

Bugün Türkiye, Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütünün her yıl yayınladığıBasın Özgürlüğüsıralamasında, 180 ülke arasında 151. sırada yer almaktadır. Freedom House gibi Basın Özgürlüğüne ilişkin değerlendirmede bulunan bağımsız kuruluşlar, Türkiye’deki basın özgürlüğüihlallerinin ciddi boyutlara ulaştığınıifade etmektedir. Yine saygın bir uluslararasısivil toplum kuruluşu olan Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ), Türkiye’nin dünyada en çok gazetecinin hapiste olduğu ülke olduğunu açıklamıştır.

RTÜK’ün yayın yasaklarının kapsamınıgenişletmesinin, Türkiye’nin basın özgürlüğükarnesini daha da olumsuz yönde etkileyeceği ortadadır.

Bu bağlamda;

1.       Patlama, saldırıgibi olaylar sonrasında getirilen yayın yasaklarının kapsamıgenişletilmişmidir? Genişletildiyse neden? 

2.       Spikerlerin kullandıklarıifadelere müdahale edilmesi söz konusu mudur? 

3.       Ekranlardaki "son dakika" ibaresi de yayın yasağıkapsamına alınmışmıdır?

4.       Hangi durumlar yayın yasağıkapsamına girmektedir?

5.       ENSAR Vakfına bağlıyurtlarda yaşanan çocuk istismarının ardından da yayın yasağıgetirildiği bilinmektedir. Yayın yasaklarının kapsamının genişletilmesiyle bu gibi konuların televizyonlarda tartışılmasıtamamen yasaklanacak mıdır?

6.       RTÜK'ün yayın yasağıkonusundaki yetkisi yetersiz mi gelmektedir, öyleyse neden? 

7.       Referandum döneminde yaşanmasımuhtemel saldırılara ilişkin bir duyum/istihbarat mıvardır? 

8.       Böylesi yoğun yayın yasaklarıyla girilen bir Referandum sürecinde propaganda hakkının  muhalefet partileri tarafından demokratik biçimde kullanılabileceğini düşünüyor musunuz?

2 Şubat 2017