
Grup Başkanvekilimiz Filiz Kerestecioğlu, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinde 24 Ocak Tehlikedeki Avukatlar Günü üzerine bir konuşma yapmıştır. Kerestecioğlu'nun partimiz milletvekillerinin Konseyde üyesi bulunduğu GUE/UEL (Sol Grup) adına yaptığı konuşma:
Bugün, 24 Ocak Uluslararası Tehlikedeki Avukatlar Günü ve bu yıl, Mısır’a odaklanılıyor. Mısırlı avukatları, baskı altında çalışan tüm meslektaşlarımı ve tüm dünyada hapishanelerdeki avukatları selamlıyorum!
Sayın LAHAYE-BATTHEU'yu avukatların sorunlarını açık ve tarafsız bir şekilde ifade ettiği için tebrik ederim.
30 yılı aşkın bir süre avukatlık yapmış olan bir milletvekili olarak, durumun Türkiye'deki ve diğer birçok ülkedeki avukatlar için kötüleştiğini itiraf etmek zorundayım.
Avukatlar kişilerin haklarını arama özgürlüklerinin sesi ve güvencesi olup bağımsız savunmanın temsilcileri olarak hukukun temel unsurlarıdır. Avukatların özgür olmadığı bir sistemde adalet yoktur.
Bununla birlikte, örneğin Türkiye'de, sürekli olarak yeniden ilan edilen Olağanüstü Halden en çok etkilenen kesimlerin başında avukatlar geliyor. Savunma hakkına yönelik ciddi ihlallerin yaşandığı bu dönemde, yüzlerce avukat tutuklandı.
Avukatların savunma hakkı, Olağanüstü Hal döneminde çıkarılan kanun hükmünde kararnamelerle tahrip edildi.
Örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlardan dolayı kanuna aykırı biçimde soruşturulan yüzlerce avukatın, aynı suç nedeniyle hakkında soruşturma açıklan kişileri savunması yasaklandı.
Cumhuriyet savcısının isteği üzerine ve hakim kararıyla avukatın müvekkiliyle görüşme hakkının 24 saat süreyle kısıtlanması yasalaştı.
Tutuklu ve hükümlüler ile avukatlar arasındaki görüşmeler sırasında, görüşmenin ses ve video kayıtlarının alınması yasalaştırıldı.
Ancak öte yandan, bildiğiniz gibi “baskının olduğu yerde direniş de vardır.” Türkiye’de avukatlar, tutuklu meslektaşlarıyla dayanışmak ve adalet aramak için 42 haftadır adliyelerde “adalet nöbeti" tutuyorlar.
Değerli Milletvekilleri, raporda ileri sürüldüğü gibi, fiziksel saldırı ve cinayete kadar varan benzer ihlaller, birçok Avrupa Konseyi üyesi ülkede yaşanıyor. Bu nedenle derhal harekete geçmeliyiz.
Bağlayıcı bir sözleşme ve imzacı ülkelerdeki durumu inceleyen uzmanlardan oluşan bir komite bugün avukat mesleği için çok önemlidir. Örneğin, İstanbul Sözleşmesinin uygulanması için GREVIO önemli bir rol oynamaktadır. Avukat hakları için benzer bir komitenin oluşturulmasına destek vermeliyiz.
Tüm bu nedenlerden ötürü, bağımsız ve adil bir yargı için bu raporu desteklediğimi bir kez daha belirtmek isterim. Hayatlarını tehlikeye atarak mesleğini icra etmeye çalışan avukatları korumak hepimizin sorumluluğudur.
24 Ocak 2018