Seçim ittifakı olarak adlandırılan, seçim kanunlarında bazı değişiklikler içeren teklif Meclis Başkanlığına sunuldu. Diğer hiçbir partiye danışmadan çoğunluğa güvenerek bir yasa hazırlayıp tüm Türkiye'ye bunu dayatmak artık demokrasiyi ve uzlaşı, istişare siyasetini tamamen terk ettiğinizin bir göstergesidir.
Yasamanın adresi Türkiye Büyük Millet Meclisi'dir. Biz böyle biliyoruz. Önümüze getirilen teklifle bir kez daha kanun yapım sürecinin baypas edildiğini ve Parlamento'nun çoğunluk oligarşisiyle bir tür noter mercii olarak işletilmek istendiğini görüyoruz.
16 Nisan’daki hukuksuzluklar yasal zırha büründürülüyor
Bu teklif öncelikle 16 Nisan referandumunda yaşanan şaibe ve hukuksuzlukları yasal zırha büründürüyor. Mühürsüz zarf ve oy pusulalarının artık geçerli hale gelecek olması bunun en büyük kanıtı.
İktidarın emrindeki valilere sandık taşıma yetkisi veriliyor
Bunun dışında, teklifte açık, eşit, denetlenebilir ve demokratik seçim ilkelerini ortadan kaldıran çok sayıda düzenleme var. Bunlardan biri, iktidarın emrinde olan ve maalesef AKP il başkanları gibi davranan valilere sandık birleştirme ve taşıma yetkisinin verilmesi.
Her türlü karar iktidarın lehine sonuçlandırılmak isteniyor
Bir diğeri ise, sandık başkanlarının kamu görevlilerinden oluşturulacak olması. Bu, seçimlerin asli öznesi olan siyasi partilerin sandık kurulu belirleme haklarının ellerinden alınmasıdır. Bunun amacı açıkça sandık kurullarında çoğunluğu elde ederek aslında her türlü kararın iktidarın lehine sonuçlandırılmak istenmesidir.
Oy pusulasında ittifak bölümünün geniş, belirli bir alanı kapsayacak olması, seçmen davranışını psikolojik olarak etkileyecek olması, bu bölümde oy verme ve hesaplama usulünün farklı olması yine eşitlik ilkesinin ihlalidir.
Düzenleme oyların AKP – MHP hanesine yazılması için
Yani gerçekten bütün düzenlemeler artık oyların hesaplanmasının AKP-MHP ittifakının hanesine yazılacak şekilde olmasına yönelik tasarlanmıştır.
22 Şubat 2018