Kerestecioğlu AKP Hükümetinin Afrin - Ortadoğu politikalarına ilişkin meclis araştırması talep etti

Grup Başkanvekilimiz Filiz Kerestecioğlu, AKP Hükümetinin, Afrin özelinde, Türkiye halkları ve Ortadoğu halkları arasında yeni ayrışmaları ve yıllarca sürecek gerilimleri halklar arasına taşıyacak olan politikalarına karşı Meclis Araştırması açılmasını talep etti.

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

AKP hükümetinin Efrin özelinde devreye koyduğu politikaların Türkiye ve Ortadoğu halkları arasında yeni ayrışmaları ve yıllar boyu sürecek gerilimleri bertaraf etmek için TBMM’nin devreye girerek bir yol haritası belirlemesi amacıyla Anayasa’nın 98’inci, İçtüzüğün 104 ve 105’inci maddeleri uyarınca Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz.

GEREKÇE

2011 yılında başlayan Suriye iç savaşından sonra çatışmalardan uzak olan ve Suriye halkları nezdinde “barış adası” olarak nitelendirilen Efrin, iç savaştan kaçan on binlerce Suriye yurttaşına ev sahipliği yapmış, uluslararası kurumların gözetiminde bulunan mülteci kamplarına yuva olmuştu. Aldığı göçlerle beraber nüfusu bir milyona yaklaşan Efrin’e yönelik somut tek bir tehdit delili olmadan ÖSO adı altında hareket eden radikal gruplar ve TSK tarafından AKP hükümetinin talimatı ile 21 Ocak 2018 tarihinde askeri operasyon başlatılmıştır.

Türkiye halkları Efrin operasyonuna karşı olmasına rağmen AKP hükümeti, iç siyasette oy tahvil edecek şekilde Efrin’e yönelmeyi sürdürmüştür. Türkiye halklarının itirazlarının yanı sıra Birleşmiş Milletler’in aldığı ateşkes kararına uyulmayarak uluslararası hukuk ihlal edilmiştir. Sadece uluslararası hukuk ihlal edilmemiş, aynı zamanda Avrupa Parlamentosu’nun “Efrin’den Çekilin” çağrısına uyulmayarak uluslararası toplum ile ters düşülmüştür. Sırf Birleşmiş Milletler kararına ve Avrupa Parlamentosu çağrısına karşı geliştirilen tutum bile Türkiye’ye dair kaygı verici manzarayı gözler önüne sermektedir.

Uluslararası Kurumların yanı sıra Efrin savaşı devam ederken birçok insan hakları kuruluşu ve insani yardım kuruluşu da çatışmaların durması, sivillerin ölmemesi ve insani yardımların ulaştırılması amaçlı çağrılar yapmıştır. İnsan hakları örgütleri sivil ölümleri gün be gün dünya kamuoyuna taşımış ve AKP hükümetine ölümleri durdurma çağrısı yapmıştır. Uluslararası İnsani Yardım Kuruluşları da Efrin’deki çocuklar ve kadınlar başta olmak üzere sivillere gerekli yardımların gitmesi için AKP hükümetine ve tüm güçlere çağrı yapmıştır. Ne yazık ki, AKP hükümeti uluslararası kuruluşların asgari insani çağrılarına herhangi bir yanıt vermemiştir. Küresel güçler ve kurumların yanı sıra bölgesel güçler de AKP hükümetine Efrin’e yönelik operasyonların durdurması çağrısını yapmıştır. İran’ın yanı sıra Efrin ‘e yönelik operasyon ile egemenlik hakları ihlal edilen Suriye devleti de çağrı yapmıştır. Fakat AKP bu çağrıyı da reddederek uluslararası hukuku bir kez daha ihlal etmiştir.

Efrin’e yönelik askeri harekâtın kent merkezine doğru dönmesi ile insani çağrıların dozu artmıştır. Fakat AKP hükümeti taleplere yönelik kayıtsızlığını devam ettirirken, Efrin’de bulunan güçler yaptıkları açıklama ile “Kentin hasar görmemesi ve sivillerin zarar görmemesi” amacıyla kentten çekildiklerini açıklamıştır. 

Geri çekilme sonrası kente giren ÖSO ve TSK mensuplarına ait görüntüler dünya kamuoyunda infiale neden olmuştur. Savaş esnasında tavuk hırsızlığı yaptıkları görüntüler ile sabit olan ÖSO’cuların, kente girdiklerinde ilk yaptıkları iş halkın evlerini ve iş yerlerini yağmalamak olmuştur. Bizatihi kendilerinin çektikleri görüntülerle yağma kanıtlanmıştır. Yağmanın yanı sıra ÖSO’cular Efrin kent merkezindeki Kürt Ulusal Simgesi olan Demirci Kawa’nın büstünü yıkmıştır. ÖSO tarafından Efrin halkının mülkiyet hakkının ellerinden alınmış ve halkın kültürüne yönelik saldırı gerçekleşmiştir. 

Nihayetinde, AKP hükümetinin Efrin özelinde Türkiye halkları ve Ortadoğu halkları arasında yeni ayrışmaları getiren ve yıllarca sürecek gerilimleri halklar arasına taşıyacak olan politikalarına karşı halkın temsilcilerinden müteşekkil olan TBMM’nin devreye girmesi için bir Meclis Araştırması açılmasını talep ediyoruz. 

20 Mart 2018