Kayyım Darbesi İrlanda Meclisinde gündeme geldi

Partimizin Diyarbakır, Mardin ve Van Büyükşehir belediye eşbaşkanlarının görevden alınarak yerlerine kayyım atanması, İrlanda Meclisi’nde gündeme geldi. İrlanda'nın önde gelen partilerinden Sinn Féin'in Dış İlişkiler Sözcüsü Seán Crowe’un sorusuna İrlanda Hükümeti Dış İlişkiler Sözcüsü Simon Coveney yanıt verdi

Seán Crowe’un sorusu:

Türk Hükümetinin Ağustos ayında demokratik olarak seçilmiş 3 Kürt belediye başkanını görevden almasının ve Türk makamlarının Kürt siyasi partilerine yönelik giderek derinleşen baskısı kapsamında 400'den fazla siyasi aktivisti gözaltına almış olmasının dikkatini çekip çekmediğini; Türkiye'deki kötüleşen insan hakları ve demokratik durum hakkındaki görüşlerini ve konuyu Türk meslektaşı ile görüşüp görüşmeyeceğini Dış İlişkiler ve Ticaret Bakanı olan Başbakan Yardımcısına sormak istiyorum.

Simon Coveney 'in yanıtı:

Hükümetimiz Avrupalı ortaklarımızla birlikte Türkiye'deki insan hakları, hukukun üstünlüğü ve demokrasi konusundaki durumu ciddi bir endişe ile izlemektedir.
Genel İşler Konseyi’nde 18 Haziran’da kabul edilen genişleme sonuçları kararında, “Türkiye’de temel haklar konusunda gerilemenin devam ettiği ve gazetecileri, akademisyenleri, sivil toplum aktörlerini ve seçilmiş yetkilileri hedef alan tutuklama, gözaltı ve diğer önlemlerin hoş görülemeyeceği belirtildi. Hem AB hem de İrlanda Hükümeti, bu olumsuz eğilimlerden vazgeçmesi ve Türk vatandaşlarının temel haklarını özgürce kullanmalarına izin vermesi için defalarca Türkiye'ye çağrıda bulundu.

Demokratik olarak seçilmiş 3 belediye başkanının görevden alınması ve merkezi hükümet tarafından yerlerine valilerin atanması özellikle kaygı verici. Bu tür adımlar, mart ayının sonunda yapılan yerel seçimlerin demokratik sonuçlarını baltalıyor ve seçmenleri yerel düzeyde siyasi temsiliyet hakkından mahrum ediyor. Terörle mücadele mevzuatı siyasi bir araç olarak kullanılmamalıdır ve temel haklara, hukukun üstünlüğüne ve demokrasiye saygı gösterilmelidir. Avrupalı ortaklarımızla birlikte, Türkiye'deki gelişmeleri izlemeye ve insan hakları, ifade özgürlüğü, hukukun üstünlüğü ve demokrasi konusundaki endişelerimizi daha fazla gündemleştirmeye devam edeceğiz.