Kayyım atamalarının yarattığı hukuksuzluk ve yolsuzluk çarkına ilişkin önergemiz

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu görüşmeleri sırasında milletvekillerimizin ısrarlı soruları karşısında Sayıştay Başkanı, 2017 yılında Sayıştay’ın tespit ederek yargıya havale ettiği tüm yolsuzlukları kayyımların yaptığını ifade etmişti.

Grup Başkanvekilimiz Saruhan Oluç, Sayıştay Başkanı'nın da işaret ettiği bu yolsuzlukların ve kayyım atamalarının yarattığı hukuksuzluğun araştırılması amacıyla TBMM'ye bir araştırma önergesi verdi:

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA

Belediyelere yapılan; halkın seçme, seçilme ve yönetme hakkını ortadan kaldıran kayyım atamalarının yarattığı hukuksuzluk ve oluşturduğu yolsuzluk çarkının bütün boyutlarıyla araştırılması amacıyla Anayasa’nın 98’inci, İçtüzüğün 104’üncü ve 105’inci Maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederim.

GEREKÇE

15 Temmuz darbe girişimi sonrasında devreye konulanOHAL’edayanarak uygulamaya geçirilen anti demokratik ve hukuksuz uygulamaların başında kayyım atamaları gelmektedir. 31 Mart 2019 yerel seçimler öncesi Demokratik Bölgeler Partisi’ne bağlı 98 belediyeye kayyım atandı. Kayyım atanan belediyeler yolsuzluk ve hukuksuzluğun merkezi haline geldi. Nitekim bu döneme dair ortaya çıkan Sayıştay Denetim Raporları yolsuzluğun büyüklüğünü göstermesi açısından önemliydi. İhalelerde yolsuzluklar, kayırmacılık ve sipariş usulü sermaye edindirme gibi uygulamalarla belediyeler borç altında bırakıldı.

Bu örgütlü yolsuzluk yetmezmiş gibi belediye bütçelerinden büyük miktarda israflar gerçekleşti. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesine atanan kayyımın kadayıf ve çerez israfı, Mardin Büyükşehir Belediyesine atanan kayyımın tesbih ve yemek faturaları, Van Büyükşehir Belediyesine atanan kayyımın yaptığı devasa israfların yanı sıra belediyeye ait halıyı bile götürmesi kayıtlara geçti. Bu üç büyükşehir belediyesine atanan kayyımların yanı sıra atanan tüm kayyımlar da çeşitli şekillerde yolsuzluk ve israfa bulaştılar.

Nitekim dönemin Sayıştay Denetim Raporları bir kısmını kayda geçti. 2020 Merkezi Yönetim Bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu görüşmeleri sırasında milletvekillerimizin ısrarlı soruları sonrasında Sayıştay Başkanı, kayyımlarla ilgili suç duyurularında bulunulduğu bilgisini vermiştir. Sayıştay Başkanı “Suç duyurularının tamamına yakını kayyım atanan belediyeleriyle ilgili” dedikten sonra  “2017 yılında 31 adet suç duyurusu müzekkeresi, 2018 yılında 11 adet suç duyurusu müzekkeresi, 2019 yılında da 16 adet suç duyurusu müzekkeresi, ilgili savcılıklara gönderilmiştir. Bazı sayın vekillerimizin "Kayyım atanan belediyelerle ilgili herhangi bir suç duyurusu var mıdır?" sorularına cevaben şunu söyleyebilirim: 2017 yılında 31 müzekkerenin tamamına yakını kayyım atanan belediyelere ilişkin suç duyurularıdır” diyerek, 2017 yılında Sayıştay’ın tespit ederek yargıya havale ettiği tüm yolsuzlukları kayyımların yaptığını işaret etmiştir.

Kayyımların Sayıştay’ca tespit edilen yolsuzluk pratikleri hakkında etkili bir soruşturmanın yürütülmemesinin nedeni, siyasi iktidarın kayyımları koruyan, kollayan tutumudur. Ancak tüm bunlara rağmen hukukun gereğinin yapılması, kayyımların yaptıkları yolsuzlukların adaletli bir şekilde soruşturulması Anayasal ve yasal bir sorumluluktur.

Seçim sonuçlarını ve halk iradesini ortadan kaldıran kayyım atamaları 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde yine halk iradesi tarafından sandıkta mahkum edilmiş ve bu politikaya karşı halk güçlü bir demokrasi dersi vermiştir. Ancak bu sonuçları dikkate almayan iktidar, seçme, seçilme ve yönetme hakkını ortadan kaldırırcasına kayyım atamalarına 31 Mart seçimleri sonrası da aralıksız devam etmektedir.

31 Mart seçimlerinden buyana,Diyarbakır, Van ve Mardin Büyükşehir Belediyeleri başta olmak üzere HDP’li 20 Belediyeye kayyım atanmıştır. Bu atamalarla demokratik haklar askıya alınmakta, hukuk devre dışı bırakılmakta, kayyım yolsuzluklarının önü açılmakta ve sonuna kadar göz yumulmaktadır.

Önceki kayyımların pratiğinden anlaşıldığı üzere, kayyım atanan belediyelerin yolsuzlukların merkezi olmaya devam edeceği görülmektedir.

Tüm bu bağlamları ile kayyım atamalarının yarattığı hukuksuzluk ve yolsuzluk çarkının bütün boyutlarıyla araştırılması amacıylaMeclis Araştırması açılmasını talep ediyoruz.

13 Kasım 2019