
AKP sözcülerinin her fırsatta ‘Kamu Özel İşbirliği (KÖİ) projesiyle bütçeden pay ayırmadan yatırım yapıldığı’ iddiasının koca bir yalan olduğu, KÖİ’lerin bütçe gelirlerini belirli sermaye gruplarına yönlendirmenin aracına dönüştüğü bir gerçek. 2019 yılına girerken Osman Gazi Köprüsü’nden dolara endeksli olan geçiş ücretine yapılan yüzde 44’lük fahiş zam, KÖİ’lerin kamu kaynaklarını emen birer asalak olduğunu bir kez daha gösterdi.
KÖİ kapsamında 238 projenin halen hedeflendiği, bir kısmının bitirildiği, bir kısmının da ekonomik kriz nedeniyle şimdilik bekletildiği kamuoyuna daha önce açıklanmıştı. KÖİ’lerin çoğuna 2012 yılında başlandı. Projelerin inşaatları hızla biterken kamuya herhangi bir hesap verilmeksizin verilen kredi, hasta, yolcu geçiş garantilerinin bütçeye getirdiği ekstra yükler de açığa çıkmaya başladı. Bütçe yükü dışında yurttaşlardan da fahiş miktarlarda ‘katılım payı, geçiş ücreti’ gibi adlar altında kesintiler yapılıyor. Halktan toplanan ÖTV ve benzeri vergiler, bu firmalara verilen ‘hasta, yolcu garantisi’ gibi adlar altında rant olarak aktarılıyor.
KÖİ’ler, 3. Havalimanı işçilerinin eylemleri sırasında da görüldüğü gibi ülkenin mali kaynaklarının Erdoğan rejimi ve AKP iktidarı eliyle belirli sermaye çevrelerine aktarılmasının yanı sıra doğa, insan ve emek karşıtı bir uygulama olarak yaygınlık kazanıyor. Yaşanan ekonomik krize rağmen AKP rantçı sermayeye hizmet eden bu uygulamaları durdurmak istemiyor. Faturası ise halka kesiliyor.
KÖİ projeleri için bütçeden yapılan ödemenin 2017 yılında 1 milyar liranın altında olduğu ifade edilirken sonraki yıllardaki fahiş artış göze çarpıyor. Dolar kurunda yeni bir kur şoku olmaması durumunda dahi 2018 yılında 9 milyar lira olan ödemenin 2019 yılında 13 milyar, 2020 yılında 24 milyar ve 2021 yılında ise 28 milyar liranın üzerinde olacağı tahmin ediliyor.
AKP kamuoyuna KÖİ’ler konusunda yalan söylüyor. KÖİ’ler kamu kaynaklarını belli sermaye gruplarına aktarmaya aracılık etmektedir. KÖİ’lere aktarılan, halkın tasarrufları ve vergileridir. KÖİ’lerle bu rantçı sermayeye verilen araç geçiş garantisi, hasta garantisi, elektrik tüketim garantisi gibi toplumsal ihtiyaçtan kaynaklanmayan tüketime zorlama politikasının bedeli bütün topluma ödetilmektedir.
AKP eliyle kendi zenginlerini yaratma projelerine dönüşmüş KÖİ uygulamasına son verilmeli, bu zamana kadar yapılmış ‘koşullu yükümlülük’ veya ‘garanti’ gibi bütün anlaşmalar iptal edilmelidir. Bu sermaye gruplarına rant olarak aktarılan kaynaklar geri tahsil edilmeli, her yıl artan bütçe açıklarının ve bütçedeki faiz ödemeleri yükünün halka ödetilmesine son verilmelidir.
Günay Kubilay
Emek, Ekonomi, Tarım ve Sosyal Politikalardan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı
3 Ocak 2019