IŞİD çetelerinin Kobanê’ye yönelik saldırıları nedeniyle DTK, DBP ve HDP’den oluşan heyet çatışma bölgesine gitti. Çatışma bölgesindeki ziyaretlerinin ardından Türkiye’ye dönen heyet Sterk TV’de yayınlanan Özgür Gündem programına değerlendirmelerde bulundu. İlk olarak değerlendirmelerde bulunan DTK Eş Başkanı Selma Irmak, Kobanê’ye yapılan saldırının Kobanê şahsında Ortadoğu’da gerçekleşmekte olan halk devrimine yönelik bir saldırı olduğunu belirtti. Selma, bunun yansımalarının da ileriki dönemlerde görüleceğini kaydetti. Kobanê’nin birkaç gündür saldırı altında olduğunu ifade eden Selma, IŞİD tehdidine karşı bazı köylerin boşaltıldığını ancak bu köylerin IŞİD’in eline geçmediğinin altını çizdi.
Kobanê’de cephede görkemli bir direnişin yaşandığını kaydeden Irmak, “Kobanê’de çok büyük bir moralle karşılaştık, çok büyük bir inançla karşılaştık. Bu başarıya olan inançtır, yürüttükleri mücadeleye olan bir inançtır. Terör örgütü IŞİD korku yaratarak halkı sindirmeye çalışıyor. Korkuyla bölgeleri boşaltıp o bölgelere yerleşmeye çalışıyorlar. Şengal’de bunu yaptı aynısını Kobanê’de yapmaya çalışıyor. Buna yönelik Kobanê yönetiminin müthiş bir çabası var ve tüm demokratik çevreye de çağrıları var. Kobanê yönetimi herkesin bu saldırılar karşısında tutumunu belirlemesini istiyorlar” diye konuştu.
IŞİD’in elinde ağır silahların bulunduğunu söyleyen Selma, tüm devletlere çağrıda bulunarak, “IŞİD çetelerinin tanklarla ve daha farklı donanımlarla sürdürdüğü bir savaş var. YPG ile elindeki silahlarla mücadele veriyor. IŞİD çetelerine karşı direnen YPG güçlerine devletler lojistik destek sunmalıdır. İman gücüyle elbet zafer kazanmak mümkündür ancak YPG güçlerine destek sunulmalıdır. IŞİD’e karşı peşmergelere verilen destek direnen YPG güçlerine de sunulması gerekiyor. Ve IŞİD’e karşı uluslar arası bir müdahale olmalıdır. Bu Ortadoğu’da şekillenen modeli de koruyacaktır. IŞİD’in saldırıları herkesi kapsayacaktır ve öncelikle Türkiye’nin kapısına gelecektir. Türkiye yeterli cesareti gösterip IŞİD’e desteğini gerçekten çekmelidir” sözlerini ifade etti.
DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, Kobanê’de direniş, zafer ve özgürlük naralarının atıldığını belirterek, “Halkımız direniyor. Kobanê özgürdür şu an. Biz saatlerce Kobanê’de kaldık ve yetkililerle görüştük. Moral motivasyon çok yüksek. Direniş geliştirme iradesi çok yüksek. Bize düşen sorumluluk Kobanê halkıyla birlikte olmak. Şu anda Kuzey Kürdistan’ın tüm illerinden Suruç’a bir akış söz konusudur. On binlerce, yüz binlerce insan buraya gelecek. Biz yarın sabah tekrar Kobanê’ye geçeceğiz. Halkımızla birlikte çalışmalar yürüteceğiz. Türkiye hükümetinin yetkilileri ile de görüşeceğiz. Kobanê’nin bu ağır silahlı saldırısına karşı çalışmalar içerisinde olacağız. Kobanê mücadelesi Kürt halkı kadar diğer halklarında mücadelesidir. Kürdistan’ın geleceği açısından da, Türkiye’nin geleceği açısından da çok önemlidir. Türkiye halkı Kürt halkıyla dayanışmalıdır” dedi.
Gün mücadeleyi geliştirme ve büyütme günü olduğunu kaydeden Yüksek, “Bütün kentlerimizdeki insanlar Kobanê halkı için harekete geçmelidir. Herkes buraya gelmenin çabası içerisinde olmalıdır. Birlikte Kobanê’yi korumalıyız. Burayı tekrar güvenli bir yer haline dönüştürmeliyiz. Aylar öncesinde de Kobanê’ye dönük bir saldırı olmuştu. Bir kez daha başarabiliriz. Bu kez de başarabilirsek bir daha saldırma güçlerini kendilerinde göremeyeceklerdir. Yarın tarih karşısında hepimiz bir sorumluluk altında olacağız. Bütün bağlı örgütlerimize ve tüm yurtsever demokratik çevrelere çağrımız buraya gelin mücadeleyi birlikte yürütelim” ifadelerine yer verdi.
HDP Batman Milletvekili Ayla Akat Ata ise, “Bu direniş yeni başlayan bir direniş değildir. YPJ’lilerin göstermiş olduğu direniş dünya gündeminde olan bir direniştir. Biz baştan beri ortaya koyduk; ‘Rojava devrimi bir kadın devrimidir’ dedik. Lozan’da çizilen sınırlar Kobanê direnişiyle anlamını yitirmiştir” sözlerine yer verdi. HDP Urfa Milletvekili İbrahim Ayna da, “Kobanê bildiğiniz gibi son dönemlerin en ağır saldırısı ile karşı karşıyadır. 4 güne yakındır da ölüm çeteleri tarafından 5 koldan Kobanê’yi düşürmeleri amacıyla saldırı düzenlemektedirler. Kobanê direnişi bizim direnişimizdir. Herkesi bu direnişe destek vermeye çağırıyoruz. Kobanê halkı oldukça morallidir. Yarın da Kobanê halkını ziyaret edeceğiz. Uluslar arası güçlere çağrımız yardımların biran önce buraya aktarılması gerekiyor. Şengal gibi bir trajedinin yaşanmaması için tüm kurum ve kuruluşlarında askeri yardımlar dahil bu desteği sunmalarını bekliyoruz” şeklinde konuştu.
19.09.2014
Kobanê’de cephede görkemli bir direnişin yaşandığını kaydeden Irmak, “Kobanê’de çok büyük bir moralle karşılaştık, çok büyük bir inançla karşılaştık. Bu başarıya olan inançtır, yürüttükleri mücadeleye olan bir inançtır. Terör örgütü IŞİD korku yaratarak halkı sindirmeye çalışıyor. Korkuyla bölgeleri boşaltıp o bölgelere yerleşmeye çalışıyorlar. Şengal’de bunu yaptı aynısını Kobanê’de yapmaya çalışıyor. Buna yönelik Kobanê yönetiminin müthiş bir çabası var ve tüm demokratik çevreye de çağrıları var. Kobanê yönetimi herkesin bu saldırılar karşısında tutumunu belirlemesini istiyorlar” diye konuştu.
IŞİD’in elinde ağır silahların bulunduğunu söyleyen Selma, tüm devletlere çağrıda bulunarak, “IŞİD çetelerinin tanklarla ve daha farklı donanımlarla sürdürdüğü bir savaş var. YPG ile elindeki silahlarla mücadele veriyor. IŞİD çetelerine karşı direnen YPG güçlerine devletler lojistik destek sunmalıdır. İman gücüyle elbet zafer kazanmak mümkündür ancak YPG güçlerine destek sunulmalıdır. IŞİD’e karşı peşmergelere verilen destek direnen YPG güçlerine de sunulması gerekiyor. Ve IŞİD’e karşı uluslar arası bir müdahale olmalıdır. Bu Ortadoğu’da şekillenen modeli de koruyacaktır. IŞİD’in saldırıları herkesi kapsayacaktır ve öncelikle Türkiye’nin kapısına gelecektir. Türkiye yeterli cesareti gösterip IŞİD’e desteğini gerçekten çekmelidir” sözlerini ifade etti.
DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, Kobanê’de direniş, zafer ve özgürlük naralarının atıldığını belirterek, “Halkımız direniyor. Kobanê özgürdür şu an. Biz saatlerce Kobanê’de kaldık ve yetkililerle görüştük. Moral motivasyon çok yüksek. Direniş geliştirme iradesi çok yüksek. Bize düşen sorumluluk Kobanê halkıyla birlikte olmak. Şu anda Kuzey Kürdistan’ın tüm illerinden Suruç’a bir akış söz konusudur. On binlerce, yüz binlerce insan buraya gelecek. Biz yarın sabah tekrar Kobanê’ye geçeceğiz. Halkımızla birlikte çalışmalar yürüteceğiz. Türkiye hükümetinin yetkilileri ile de görüşeceğiz. Kobanê’nin bu ağır silahlı saldırısına karşı çalışmalar içerisinde olacağız. Kobanê mücadelesi Kürt halkı kadar diğer halklarında mücadelesidir. Kürdistan’ın geleceği açısından da, Türkiye’nin geleceği açısından da çok önemlidir. Türkiye halkı Kürt halkıyla dayanışmalıdır” dedi.
Gün mücadeleyi geliştirme ve büyütme günü olduğunu kaydeden Yüksek, “Bütün kentlerimizdeki insanlar Kobanê halkı için harekete geçmelidir. Herkes buraya gelmenin çabası içerisinde olmalıdır. Birlikte Kobanê’yi korumalıyız. Burayı tekrar güvenli bir yer haline dönüştürmeliyiz. Aylar öncesinde de Kobanê’ye dönük bir saldırı olmuştu. Bir kez daha başarabiliriz. Bu kez de başarabilirsek bir daha saldırma güçlerini kendilerinde göremeyeceklerdir. Yarın tarih karşısında hepimiz bir sorumluluk altında olacağız. Bütün bağlı örgütlerimize ve tüm yurtsever demokratik çevrelere çağrımız buraya gelin mücadeleyi birlikte yürütelim” ifadelerine yer verdi.
HDP Batman Milletvekili Ayla Akat Ata ise, “Bu direniş yeni başlayan bir direniş değildir. YPJ’lilerin göstermiş olduğu direniş dünya gündeminde olan bir direniştir. Biz baştan beri ortaya koyduk; ‘Rojava devrimi bir kadın devrimidir’ dedik. Lozan’da çizilen sınırlar Kobanê direnişiyle anlamını yitirmiştir” sözlerine yer verdi. HDP Urfa Milletvekili İbrahim Ayna da, “Kobanê bildiğiniz gibi son dönemlerin en ağır saldırısı ile karşı karşıyadır. 4 güne yakındır da ölüm çeteleri tarafından 5 koldan Kobanê’yi düşürmeleri amacıyla saldırı düzenlemektedirler. Kobanê direnişi bizim direnişimizdir. Herkesi bu direnişe destek vermeye çağırıyoruz. Kobanê halkı oldukça morallidir. Yarın da Kobanê halkını ziyaret edeceğiz. Uluslar arası güçlere çağrımız yardımların biran önce buraya aktarılması gerekiyor. Şengal gibi bir trajedinin yaşanmaması için tüm kurum ve kuruluşlarında askeri yardımlar dahil bu desteği sunmalarını bekliyoruz” şeklinde konuştu.
19.09.2014