HDP, Cumhurbaşkanı adayını açıklamak için Neva Palas Otel'de basın toplantısı düzenlendi. Toplantı salonuna, "Halkların ve değişimin adayı Selahattin Demirtaş" pankartı asılırken, toplantıya Selahattin Demirtaş'ın yanı sıra HDP Onursal Başkanı Ertuğrul Kürkçü, HDP eski Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, HDP milletvekilleri İbrahim Binici, Demir Çelik, Faysal Sarıyıldız, Pervin Buldan, İdris Baluken, Hasip Kaplan, Gülser Yıldırım, Halil Aksoy, Mülkiye Birtane, Erol Dora, Adil Kurt, Sırrı Süreyya Önder, Altan Tan, Hüsamettin Zenderlioğlu, DTK Eş Başkanı Aysel Tuğluk ve Van Milletvekili Kemal Aktaş, Mardin Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Ahmet Türk, KESK Genel Başkanı Lami Özgen, İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan ile çok sayıda kurum temsilcisi katıldı.


Toplantının açılış konuşmasını yapan Gencay Gürsoy, Cumhurbaşkanı seçimlerinin seçim tarihi bakımından önemli bir seçim olduğuna işaret ederek, "Seçmenler elini vicdanına koyarak oy kullanırsa, Cumhurbaşkanı Demirtaş olacak" dedi. Gürsoy ardından ise HDP'nin adayının Selahattin Demirtaş olduğunu açıklayarak, Demirtaş'ı sahneye davet etti.

Alkışlar eşliğinde kürsüye gelen Demirtaş ise büyük bir onur duyduğunu ve çalışma yürüten arkadaşlarına teşekkür ederek konuşmasına başladı. Demirtaş, Çankaya'ya kişi olarak değil, ilkelerle çıkacaklarını ve adaylıklarının da ilkeler ile olduğunu söyledi.

Demirtaş, kendilerinin halkın içinden çıkmış kişiler olmadığını halen halkın içinde olduklarını söyleyerek, "İddiamızı ortaya koymamız halk lehine kazandığımız gösteriyor" dedi. Demirtaş, seçimde iki çizginin yarışacağını birisinin özgürlüklerin ve barışın çizgisi olduğunu diğerinin ise devletçi ve geleneksel çizgi olduğunu vurgularken, her iki adayın da bu çizgiden olduğunu söyledi.

Demirtaş, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin en büyük eksikliğinin kadın adayın bulunmaması olduğunu söyleyerek, "Buna karşın kadın özgürlük mücadelesini ve onun çizgisini savunan tek çizgi bizim çizgimizdir. Kadın aday olmasa da, kadın ve gençlik çizgisi bu kampanyaya damgasını vuracak" ifadesini kullandı.

Demirtaş, nezaketten uzaklaşmadan demokratik bir çerçevede, siyasete güç katacak bir kampanya ortamı yaratacaklarını, diğer adayların da buna bağlı kalacağına inanmak istediklerini söyledi. Demirtaş, "Bizler şahsi bir hırs içinde yarışa dalmadık dalmayacağız. Bizim anlayışımızı ile birlikte artık ciddi ve korkunç devlet dönemi bitecek. Devletin gülebileceğini ve halk tarafından neşeli bir şekilde yönetilebileceğini göstermek istiyoruz. Devletin bu ikiyüzlü yönetim anlayışını bu kampanya döneminde bitirmek istiyoruz. Biz devleti, Çankaya'yı halkın hizmetine ve devletin bütün organlarıyla halkın emrine sunacak bir anlayışı taşımaya çalışacağız" ifadesini kullandı.

Ortadoğu'da yaşanan mezhep kavgalarına da değinen Demirtaş, "Cumhurbaşkanlığı seçimini bu yönlü de değerlendirmek durumundayız. Bizler devlet dininin yarattığı bu mezhep gerilimlerinin kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz. Bize dayatılan devlet dini geleneğini biz toplumda hakim anlayış olarak kılmayacağız. Kerbela'da katledilen İmam Hüseyin'in ve aynı zamanda zindan da katledilen İmamı-ı Azam Hanefi'nin ve diğerlerini de bugünkü takipçilerinin kardeşlik içinde yaşamasını savunacağız. Demokratik laiklik ilkesinden asla taviz vermeyecek bir anlayışı savunacağız. Din adına din kullanılarak ikiyüzlü bir politikada dini kendi çıkarlarına kullananlara karşı özgürlüğü, adaleti ve insanlığı savunacağız" ifadesini kullandı. Demirtaş, hiçbir halkın özü ile kendi tarihini reddetmeden devletin gerçek sahibi olacağı günleri yaratmak için mücadele edeceklerini söyledi.

"Çankaya'nın yüksek rakımına gözümüzü dikmeden ezildiğimiz yerdeki duruşumuzu sergilemeye devam edeceğiz. Bu ilkeleri yükseklere yansıtmak için elimizden geleni yapacağız. Türkiye'de bu ilkelere karşı desteğini sunmak isteyen herkes ile birlikte yürüyeceğiz" diyen Demirtaş, bugünden itibaren kolektif bir anlayış ile çalışmalarına başladıklarını vurguladı.

Demirtaş, arkalarında devletin veya büyük holdinglerin patronlarının olmayacağını arkalarında halkın kendi emeğinin olacağını vurguladı. Demirtaş, seçimde nasıl demokratik halk iktidarına yürüneceğini göstereceklerini belirtti.

Demirtaş, "Bu süreçte geçmiş demokrasi deneyimlerimiz, geçmiş özgürlük deneyimlerimiz bizim ilkelerimize ışık tutacak, yolumuzu aydınlatacak. Bizler Harun Karadeniz’den Behice Boran’a, 15-16 Haziran direnişinden Gezi direnişine kadar yaratılan bütün değerleri bu kampanya sürecinde ortaklaştıracağız. Bu duruşu sahiplenen herkesin ortak adayı olmak gayretindeyiz. 69'lardan Ape Musa'ya oradan Hrant Dink'e kadar onların bıraktığı bayrağı yere düşürmeyeceğiz. Birileri Çankaya hayaline kavuşmuş olabilir. Onlara bu kadar basit olmadığını göstereceğiz. Halkın iradesine saygı duymayanlara, halk gerçekten nedir bu kampanyada anlatacağız. Sabahın karanlığında uykusuz, yorgun haliyle başını yasladığı halk otobüsünün camından hayatı izleyen işçinin, emekçinin gencin kim olduğunu hatırlatacağız. Onlar bu ülkeyi yönetenler olacak. Madem onlar üretiyor, onlar yönetecek diyeceğiz. Güneş ağarmadan otobüste cama başını yaslayan işçiyi onlara anlatacağız" diye konuştu.

Demirtaş, umudu büyütmek isteyen herkese kapılarının da açık olacağını söyledi.

Demirtaş, kampanyaya ilişkin çalışmaların yürütüldüğünü önümüzdeki günlerde kampanyanın detaylarını açıklayacaklarını belirtirken, önümüzdeki günlerde milletvekillerinin imzalarını toplayarak Meclis Başkanlığı'na resmi başvuruyu da yapacaklarını kaydetti. Demirtaş, konuşmasının ardından salonda bulunanlar tarafından ayakta alkışlandı.

30.06.2014