Yeşil Sol Parti Gençlik Meclisi, yeni döneme ilişkin Ankara'da toplandı. Gençlik Meclisi toplantı öncesi yaptığı basın toplantısında başlattıkları kampanyayı duyurdu. Açıklamayı Gençlik Meclisi Üyesi Senem Eriş okudu. Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
İktidarın yürüttüğü politikalar sonucu doğanın talan edildiği, halkın ve gençlerin iradesinin kayyımlarla gasp edildiği, kadınlara ve kadın kazanımlarına saldırıların her geçen gün arttığı, emekçinin emeğinin sömürüldüğü, hak ihlallerinin arttığı ve savaşın gittikçe derinleştiği bir dönemi yaşıyoruz.
Sayın Öcalan üzerindeki tercidi kabul etmiyoruz ve mutlaka bu tecridi kıracağız
İktidarın yürüttüğü tüm bu politikalar halk düşmanı politikalardır. İktidarın yürüttüğü en büyük halk düşmanı politika ise savaş politikasıdır. AKP- MHP iktidarı 2015 yılından beri ülke içinde ve dışında Kürt halkına karşı kesintisiz bir savaş halindedir. Bugün yaşanan çoklu krizlerin temelinde Kürt halkına karşı yürütülen savaş vardır. Savaş politikasının temelinde ise İmralı’da kesintisiz bir şekilde sürdürülen tecrit politikası vardır. Kürt halk önderi Sayın Abdullah Öcalan üzerinde yürütülen mutlak tecrit beraberinde savaşı getirmekte, savaş da yoksulluğu ve sefaleti getirmektedir. Bu sebepledir ki İmralı’da tecrit altında tutulan Sayın Abdullah Öcalan değil Türkiye halklarıdır. Tüm Türkiye toplumu İmralı’da nefessiz bırakılmaya çalışılmaktadır. Kürt halk önderi şahsında tüm Ortadoğu halkları üzerinde yürütülen bu tecrit politikasını kabul etmediğimizi ve halkların özgürlüğü için örgütlülüğümüzü büyütüp tecridi kıracağımızı bir kez daha belirtiyoruz.
Özel savaş politikalarının farkındayız ve bu politikaların karşısında mücadele edeceğiz
AKP-MHP iktidarı toplumu baskı ile sindirmek isterken, gençleri de özel savaş politikalarıyla tarihsel rollerinden uzaklaştırmayı amaçlamaktadır. Bugün gençlik üzerinde özel savaş derin, yoğun ve sistematik bir şekilde uygulanmaktadır. Başta Kürt gençleri olmak üzere tüm Türkiye gençliği spor, sanat, TV dizileri, haber bültenleri gibi yumuşak yöntemlerle ideolojik bombardımana tabi tutulmak isteniyor. Son 10-15 yıldır polis, asker, mafya ve ulus-devlet ailesini kutsayan dizilere yoğunluk veriliyor. Sahte kahramanlıklar, işgalcilik, gaspçılık, talancılık ve ganimetçilik gençlere empoze edilmeye çalışılıyor. Genç zihinler sahte zaferlere, güce, milliyetçiliğe ve ırkçılığa bağlanmak istenmektedir. Bu yöntemlerle gençler sistemin kölesi haline getirilmek isteniyor. Özel savaşın en tehlikeli boyutu ise uyuşturucu ve fuhuşun toplum içinde yaygınlaştırılmasıdır. Gençlerin zihnini bulandırmak ve politikadan uzaklaştırmak için uyuşturucu yaygınlaştırılıyorlar. Genç kadınlara dönük taciz ve tecavüzler ise üniformalılar eliyle artıyor. Gülistan Doku ve İpek Er olayları bizlere Kürdistan’da genç kadınlara dönük yürütülen politikaları açık bir şekilde göstermektedir. Gençlik olarak buna sessiz kalmayacağımızı buradan bir kez daha yeniliyoruz. Halkımızın arasında uyuşturucu ve fuhuşu yayanların tam karşısında olacağız.
Kürdistan ve Türkiye’de gençlerin maruz kaldığı bu düzeni değiştireceğiz
Tarihe devrimci-demokratik temelde yön verme arzusu ve kudreti, gençliğin tarihsel misyonunu belirleyen ve hatırlatan yegâne gerçektir. Dolayısıyla bu karanlığı aydınlatacak, topluma özgür bir gelecek sunacak olanlar bizleriz. Bizler özgürlük mücadelesini yoldaşlarımız Haki, Kemal, Mazlum ve İbrahimlerden aldık. Direniş mirasımızı büyüterek halklar üzerine kara bulut gibi çöken bu sistemi bertaraf edeceğiz. Kürdistan ve Türkiye’de gençlerin maruz kaldığı bu düzeni sorumluluk alarak değiştireceğiz.
"Li dijî şerê taybet têkoşînek bi heybet" kampanyası başlatıyoruz
Özel savaşın her türlü yöntemine karşı “Li dijî şerê taybet têkoşînek bi heybet” (Özel savaşa karşı görkemli direniş) kampanyasını başlattığımızı ve Gençli Meclisimizin yeni dönemi bu kampanya ışığında yürüteceğini buradan tüm kamuoyuna duyuruyoruz.
Tecridi kırana, özel savaş politikalarına son verene dek mücadelemiz sürecek
Yeni dönemde Gençlik Meclisi olarak; tüm sol, sosyalist ve devrimci yoldaşlarımızla birlikte mücadelemizi daha da büyüteceğiz. Sayın Abdullah Öcalan üzerinde uygulanan tecridi kırana dek direnişimizi sürdüreceğiz. Uyuşturucuya, erk zihniyete, ekolojik talana, kültürel asimilasyona, gençliği ve toplumu yozlaştıran her türlü ideolojik aygıta karşı duracağız. Bunun için yeni dönemde başlattığımız kampanya çerçevesinde tüm gençleri özel savaşa karşı heybetli bir direnişe, örgütlenmeye ve mücadeleye çağırıyoruz.
5 Ağustos 2023