Futbolun siyasetle kurduğu ilişkilerin yarattığı sorunlara ilişkin önergemiz

Grup Başkanvekillerimiz Meral Danış Beştaş ve Saruhan Oluç'un, şeffaflık ve denetimden uzak, endüstriyel bir sektör haline gelen futbolun siyaset kurumu ile artan ilişkisinin yarattığı mali, siyasi, toplumsal ve sportif sorunların araştırılması ve çözüm yollarının bulunması amacıyla verdiği araştırma önergesi:

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Türkiye futbolu ve kulüplerinden kaynaklı olarak ortaya çıkan mali, siyasi, toplumsal ve sportif sorunların araştırılması ve çözüm yollarının bulunması amacıyla Anayasa’nın 98 inci ve İçtüzüğün 104’üncü ve 105 inci maddeleri gereğince Meclis araştırması açılması için gereğini arz ve teklif ederim.

GEREKÇE

Türkiye’de futbol kulüplerinden kaynaklı sorunlar toplum için büyük maliyetlere neden olmaktadır. Bu kapsamda adeta kamu yararı aleyhine işleyen bir endüstri olarak futbol büyük maliyetleri topluma yansıtmaktadır.

Siyasetin futbolla ilişkilerinin de gelişerek şeffaflık ve denetimden uzaklaşıldığı son yıllarda, futbol camiası başta olmak üzere tüm ilgililer ve taraflar futboldan kaynaklı sorunları dile getirmektedir. Futbolun ekonomi için giderek daha büyük bir yük haline gelmesinin, yoksulluğun ve işsizliğin derinleştiği bir dönemde futbol kulüplerinden kaynaklı borçların tüm topluma maliyet olarak yüklenmesinin önüne geçilmesi gerekmektedir.

Bu bağlamda futbol kulüplerinin fahiş borç miktarlarından tutalım da stadyumların siyaset arenasına çevrilmesi ve ayrımcılığın stadyumlarda sık sık yer bulmasına kadar birçok sorun Türkiye futbolunun odağı haline gelmiştir.

‘Dört büyükler’ diye ifade edilen Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor’un borcu 14 milyar liraya yaklaşmıştır. Oysa aynı takımların 2012 yılındaki toplam borcu 2 milyar 60 milyon liraydı. Futboldaki başarısızlığa ters oranlı olarak çoğalan ve sadece dört takıma ait olan borçlar, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığının da içerisinde bulunduğu yedi bakanlığın 2021 yılı Merkezi Yönetim Bütçesinden daha fazla olmuştur. Bu son derece vahim bir tablodur.
Bu mali tablo aynı zamanda Türkiye’nin de üyesi bulunduğu uluslararası alandaki futbol kurumları ile ilişkilerde de son derece ciddi ve olumsuz sonuçlar ortaya çıkarmaktadır.

Öte yandan futbol kulüpleri yasal yükümlülüklerini yerine getirmemekte, bu durum Sayıştay denetim raporlarında net olarak görülmektedir. Bu kapsamda Süper Lig takımları Gençlik ve Spor Bakanlığı’na ödemesi gereken stadyum kiralarını ödememektedir. Sayıştay denetim raporlarına göre 2019 yılında bu kulüpler kira ödemelerinin sadece yüzde 18,6’sını gerçekleştirmiştir. Ayrıca bu kulüpler çeşitli reklam gelirlerinin ve bilet satışlarından elde ettikleri gelirlerin belli yasal oranlarına dair de tek bir ödeme yapmamıştır.

Bir yandan devasa borçlara sahip olan ve yasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen futbol takımları diğer yandan uluslararası müsabakalarda başarısızlık üstüne başarısızlık yaşanmaktadır. Bir yandan topluma ekonomik yük olan bir endüstri, diğer yandan başarısızlıklar, Türkiye futbolunu toplumsal mahiyetinden çıkararak çıkar odakları, siyasete tahvil ve ayrımcılığın odağına yerleştirmektedir.

Şeffaf, denetimden uzak, endüstriyel bir sektör haline gelen futbolun siyasetle kurduğu ilişkiler geliştikçe, futbol yönetiminde bulunanlar siyasetten etkilenerek özgün kimliklere sahip spor kulüplerini haksız ve hukuksuz şekilde cezalandırmaktadır.

Türkiye’de futbol ve kulüpler bir yandan büyük bir ekonomik krizin içerisinde bulunan Türkiye halklarına ek maliyetler getirmekte, kanuna uymayarak ödemelerini yapmamakta, şeffaflıktan uzaklaşmakta, haksızlıkların odağı haline gelmektedir. Milyonlarca yurttaşın ilgi duyduğu ve gönül verdiği bir alanın bu şekilde tahrip edilmesinin araştırılması gerekmektedir.

Tüm bunlardan hareketle, Türkiye futbolu ve kulüplerinden kaynaklı olarak ortaya çıkan mali, siyasi, toplumsal ve sportif sorunların araştırılması ve çözüm yollarının bulunması amacıyla Meclis Araştırması açılmasını talep ederiz.

4 Şubat 2021