Fırat Karabulut AKP’nin kayyım tehdidine boyun eğdiği için istifa etmiştir

2014 mahalli idareler seçiminde, Barış ve Demokrasi Partisi Yerel Yönetimlerde Eşbaşkanlık sistemini ilk uygulayan parti olmuştur. Partimiz Halkların Demokratik Partisi, 31 Mart 2019 seçimlerine giderken, BDP’nin başlatmış olduğu bu uygulama temelinde seçime gireceğini ifade etmiş ve Eşbaşkanlık sistemi temelinde aday adaylığı başvurularını almıştır. Başvuruda bulunan tüm adaylar bu bilinçle aday adaylığı başvurusunda bulunmuş ve Eşbaşkanlık sistemini kabul ettiklerini beyan etmişlerdir. Nitekim HDP olarak tüm yerellerde Eşbaşkanlık eksenli adaylar belirlenmiş ve seçime de bu şekilde gidilmiştir. Tüm yerellerde halkımız Eşbaşkanlık sisteminin sonucu olarak oylarını kullanmış ve kazanılan yerlerde bu başarı sadece bireylerin başarısı olmamış, tüm seçilmişlerimizin başarısı olarak kabul görmüştür.

Batman ili Kozluk ilçesine bağlı Bekirhan beldesi de Eşbaşkanlık temelinde aday gösterdiğimiz yerellerimizden biridir. 31 Mart seçimlerinin ardından, yaklaşık 8 aylık bir süredir Gülüstan Sönük ve Fırat Karabulut Eşbaşkanlık sistemi temelinde, meclis üyeleri ile beraber çalışmalarını yürütmektedirler. Bu 8 aylık süre içerisinde kimi sorunlar yaşanmış olsa da Fırat Karabulut, Eşbaşkanlık sisteminin doğru bir sistem olduğunu beyan edip, kabul ettiğini açıklamıştır. Fırat Karabulut, 31 Mart seçimleri öncesi ailesi ile birlikte Batman il örgütümüzü ziyaret ederek partinin kurallarına ve ilkelerine bağlı kalacağının ve her şart altında parti çatısı altında çalışma yürüteceğinin sözünü vermiştir.

AKP/MHP iktidarının 19 Ağustos tarihinde belediyelerimize yönelik gerçekleştirmiş olduğu saldırı sonrası, iktidar cephesinden kimi kesimler tarafından özel olarak psikolojik bir savaş yürütülmüştür. Bu süre zarfında; Belediye Eşbaşkanlarımıza, Belediye Meclis Üyelerimize ve İl Genel Meclis Üyelerimize bir takım ahlaksız teklifler yapılmıştır. Bu tekliflerin başında, HDP’den istifa ettikleri takdirde kayyım atanmayacağı veya tutuklanmayacakları şeklinde mesajlar gelmektedir.

Yapılan bu tür ahlaksız tekliflere seçilmişlerimizin gösterdiği genel tutum ise; bu yaklaşımın bir onursuzluk olduğu, her koşul altında partimiz HDP çatısı altında çalışmalarını devam ettirecekleri ve halkın ortaya koymuş olduğu irade beyanına asla ihanet edilmeyeceği şeklinde olmuştur. Bu kapsamda iktidar cenahının ahlaksız mesajlar gönderdiği belediyelerden biri de Bekirhan Belediyesi olmuştur. AKP’nin memurları tarafından, belediyede görev yapan bir personel aracılığıyla, Belediye Eşbaşkanı Fırat Karabulut’a, kayyım ve tutuklama tehdidi içeren bir mesaj gönderilmiştir. İktidar cephesi tarafından gönderilen ve siyasi etikle uyuşmayan bu ahlaksız teklif sonrası, Fırat Karabulut irade gösterememiş ve korku sarmalına kapılmıştır. Fırat Karabulut, kayyım atamasından korktuğu için 20 Kasım’da HDP’den istifa etmiştir. İstifa kararının ardından Karabulut, Belediye Meclis Üyelerine ve Bekirhan halkına parti ile bir sorunu olmadığını, korktuğu için istifa ettiğini açıkça belirtmiştir. Ancak Fırat Karabulut’un yaptığı bu açıklama ile basına verdiği demeç birbirinden farklı olmuştur. Fırat Karabulut’un basına verdiği demeç üzerinden parti tüzüğü ile uyuşmazlık yaşadığı için istifa ettiği yönündeki söylemleri gerçeği yansıtmamaktadır. Parti tüzüğümüz seçim öncesinde kamuoyuna açıklanmış ve tüm adaylarımız tarafından kabul görmüştür. Asıl olan; AKP’nin yürütmüş olduğu kirli politikalara direnemeyip boyun eğildiği için bir istifanın gerçekleştiğidir.

Ayrıca kazanılan bir hak vardır ve bu kazanım; halkın ve partinin kazanımıdır. HDP’den istifa eden bu kişinin bundan sonraki süreçte Bekirhan halkının direngen iradesini yansıtamayacağı aleni bir şekilde ortaya çıkmıştır. HDP listelerinden seçime girip seçilen ve parti ilkeleriyle çelişki yaşadığı gerekçesiyle istifa ettiğini açıklayan Fırat Karabulut’un çelişki yaşadığı tek şey kendisidir. Fırat Karabulut, onu HDP adına seçen halkın iradesini kendi korkuları uğruna savunma cesaretini gösterememiştir. Bulunduğu makam olan Belediye Eşbaşkanlığından da istifa etmesi ahlaki ve vicdani sorumluluğunun bir gereğidir.

31 Mart seçimlerinde AKP/MHP faşizmine karşı yerel yönetimler seçimlerinde yaşatmış olduğumuz hezimetin ardından, partimiz HDP için bundan sonraki dönemi, demokratik mücadeleyi büyütme, halkın iradesine ve onuruna sahip çıkma dönemi olarak görüyoruz. Bu vesile ile başta cezaevlerinde bulunan 20 Belediye Eşbaşkanımız, 8 Belediye Meclis Üyemiz ve 2 İl Genel Meclis Üyemizin faşizme karşı direnişlerini selamlıyoruz ve bu yoldaki mücadeleyi devam ettireceğimizi ifade ediyoruz. Yine siyasi iktidarın yürütmüş olduğu tüm bu ahlaksız ve kirli politikalara karşı, HDP saflarında yer alan ve bir an bile olsa vazgeçmeyi düşünmeyen tüm seçilmişlerimizin direngen tutumunu esas aldığımızı bir kez daha belirtmek istiyoruz. Koşullar ne olursa olsun demokratik tutumumuzdan vazgeçmeyeceğimizi, halkın iradesine sahip çıkmaktan asla geri adım atmayacağımızı ve atılacak geri adımı da onursuzluk olarak kabul edeceğimizi belirtiyoruz.

Tarih her zaman ve her koşulda direnenleri yazar. Faşizm karşısında onurlu bir direniş sergilemeyen, faşizmden yana tavır alanlar, tarihin karanlık sayfalarında yer alacaktır…

Salim Kaplan
Yerel Yönetimlerden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı
Demokratik Yerel Yönetimler Kurulu Eş Sözcüsü
10 Aralık 2019