Kadın Meclisi Sözcümüz Dilan Dirayet Taşdemir'in JinNews'e verdiği demeç:
MARDİN: Kuzey ve Doğu Suriye'ye dönük Türkiye’nin gerçekleştirdiği saldırıları değerlendiren HDP’li Dilan Dirayet Taşdemir, "AKP'nin kendini sürdürme gerekçelerinden biri savaş ve kaostur. Bunların fıtratında demokrasi ve eşitliğe karşıtlık var. O açıdan bu işgal girişimini de bu temel ayak üzerine oturtmak istediğini söyleyebiliriz" dedi.
Türkiye'nin Kuzey ve Doğu Suriye'ye 9 Ekim’de başlattığı ve çok sayıda sivil insanın yaşamını kaybettiği operasyonda önceki gün kısa süreli ateşkes ilan edildi. Türkiye-ABD ortaklığı ile yapılan anlaşmayı, QSD’nin de kabul etmesi sonucu ilan edilen 5 günlük ateşkes sivil konvoyun vurulmasıyla ihlal edildi. Ateşkese rağmen sivillerin hedef alındığı saldırılara ilişkin ise ABD’nin sessizliği sürüyor. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Ağrı Milletvekili ve HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Dilan Dirayet Taşdemir, Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük saldırıyı değerlendirdi.
'Savaş diyenlere karşı cadı avı başlatılıyor’
Türkiye’nin saldırılarına hem bölge halklarından hem de dünya kamuoyundan tepkiler geldiğini hatırlatan Dilan, saldırıların tek amacının Kürt kazanımlarını yok etme istemi olduğunun altını çizdi. Gösterilen tepkilere karşı AKP-MHP’nin anakım medya ile gerçeği ters yüz etmek için elinden geleni yaptığına dikkat çeken Dilan, ülke içerisinde AKP-MHP’ye karşı ciddi bir refleksin açığa çıktığını söyledi. Türkiye’nin başlattığı operasyona ‘savaş’ diyen tüm kesimlere cadı avı başlatıldığının altını çizen Dilan, “Ayın 9'undan bu yana özellikle bu işgal girişimine karşı barış isteyen paylaşım yapan insanlar baskı ve tehdit altında. Bunlarla birlikte yüzlerce insan gözaltına alındı ve bunların yarısı da tutuklandı. AKP iktidarının ülkede 18 yıldır yürüttüğü bir politika var. Her şeyi ters yüz etme, yalan söyleme ve bu yalanı her durumda yeniden üretme siyaseti yürütülüyor. Ordunun yarısından fazlasını Suriye sınırına yığdı. İşgalin her anını yansıtıp bunu canlı yayınlarda avaz avaz bağıracaksınız, sonra da buna savaş diyen insanların karşısına geçip ‘hayır bu bir savaş değil ben operasyon yapıyorum’ diyeceksiniz. Kimse bu oyuna gelmez" dedi.
'AKP suç işleyen bir parti haline geldi’
AKP’nin gerçekleştirdiği saldırılara ‘savaş’ söylemini kondurtmayarak farklı bir noktaya çekmeye çalıştığını kaydeden Dilan, “Ama bu savaştır ve işgal girişimidir. Sivil ve çocuklara yönelik yaşanan her ihlal uluslararası hukuk nezdinde suçtur. Bunun zaman aşımı yoktur. Bunları göz önünde bulundurarak güvenlik sorunu gerekçesiyle bu işgali meşrulaştırmak istiyor. Ama işin özünün bu olmadığını biz çok iyi biliyoruz” diyerek tepki gösterdi.
AKP’nin operasyonu başlatmasının iki nedeni olduğunu ifade eden Dilan, bunlardan birin Kürt düşmanlığı, ikincisinin ise Kürt kazanımlarının tümden imha edilme istemi olduğunu kaydetti. AKP’nin kendi içinde bir kriz ve kaos yaşadığını dile getiren Dilan, “Biz biliyoruz AKP özellikle yerel seçimler ile birlikte 18 yıllık iktidarında en ağır darbeyi aldı. AKP iktidarının dokunduğu her yer yolsuzluk, talan ve hırsızlık ile anıldı. Bir suça bulaşmış, suç işleyen bir parti haline geldi. Gittikçe çürüyen, yozlaşan ülkenin kaynaklarını yandaşlara peşkeş çeken bir siyaset gerçekliğiyle teşhir oldu. Bunu teşhir eden de Kürdistan'daki HDP ittifakları ve demokrasi güçleridir. Her türlü saldırı, baskı ve tutuklamalara rağmen biz bunları teşhir edip iktidara karşı durmaktan bir an olsun vazgeçmedik" ifadelerini kullandı.
'AKP kurtuluş yolunu savaşta arıyor'
Dilan, AKP'nin bir kez daha kurtuluşunu savaşta aradığını ve faşizmi yaygınlaştırarak bu güç kaybını bu şekilde toparlamaya çalıştığını söyledi. Var olan durumda kendi yolunu açmak için AKP'nin saldırıları seçtiğini ve bu saldırıların günlerdir devam ettiğini dile getiren Dilan, "Ülke içerisinde müdahale etmeyip terörist ilan etmediği tek bir odak kalmadı. Bu odaklara yönelik söylemek istediği sözler bitince bu sefer dışarıya yönelmeye başladı. Çünkü AKP'nin kendini sürdürme gerekçelerinden biri savaş ve kaostur. Bunların fıtratında demokrasi ve eşitliğe karşıtlık var. O açıdan bu işgal girişimini de bu temel ayak üzerine oturtmak istediğini söyleyebiliriz" diye belirtti.
'Rojava’da hedeflenen kadın kazanımlarıdır’
Kuzey-Doğu Suriye’de kadın mücadelesi sonucunda elde edilen kazanımlar olduğuna dikkat çeken Dilan, kadınların demokrasi modelinin de bu saldırılarla yok edilmek istendiğini kaydetti. Dilan, "8 yıldır süren Suriye savaşında IŞİD barbarlığının açığa çıkardığı kadın ve köle pazarlarının kadınların hayatını nasıl etkilediğini, kadınlara nasıl bedeller ödettiğini bizler çok iyi biliyoruz. AKP Rojava’da kadınlar öncülüğünde oluşturulan demokratik sisteme karşı ciddi bir tahammülsüzlük içerisindedir. Geçmişte olduğu gibi bugün de ilk olarak kadınlar hedef alınıyor. Hevrîn Xelef bu çeteler tarafından katledildi. Kadınların açığa çıkardığı demokratik değerleri DAİŞ zihniyetiyle yıkıp, köle pazarlarını aktif hale getirmek istiyorlar. AKP'nin bu zihniyetteki insanları nasıl koruyup kolladığını da çok iyi biliyoruz” dedi.
19 Ekim 2019