Sivas Katliamı anmasında ilk olarak söz alan Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Müslüm Doğan, "Bu ülkede demokrasi, laiklik inşa edilinceye dek, barış ve kardeşlik türküleri özgürce söylenene dek, bütün dereler özgür akıncaya dek, bütün katliamların hesabı sorulana dek, hem devlet hem toplum kendisiyle yüzleşene dek, Madımak Utanç Müzesi oluncaya dek Sivas'ta olacağız, Çorum'da, Gazi'de, Gezi'de, Roboskî'de, Soma'da olacağız" dedi. Doğan, bütün katliamların sorumlularının yargılanmasını istedi.

Tertip Komitesi adına açıklama yapan Hacer Erdoğan, Dersim, Çorum, Maraş, Gazi katliamlarının hesabı sorulmadığı için Roboskî'nin bombalandığını, Kızıldere'de 13 yaşındaki Uğur Kaymaz'ın öldürüldüğünü, siyasi iktidar hesap vermediği için Uğur Kurt'un cemevinin bahçesinde vurulduğunu söyledi. Erdoğan, "AKP'nin ırkçı baskıcı zihniyeti işbaşında. Mısır'da Rabia'ya ağladı ama IŞİD canavarlarına terörist demedi. Gezi'de 8 gencimizi katletti, Şişecem grevini engelledi. Ama biz bu ülkenin devrimcileri, ilericileri olarak hiçbir katliama, baskıya boyun eğmedik, eğmeyeceğiz" diye konuştu.

Alevi Kültür Dernekleri Genel Başkanı Doğan Demir, "Kerbela'dan günümüze zulüm devam ediyor. Ama direniş de devam ediyor" dedi.

Ardından HDP Eş Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş konuştu. Tüm ezilenlerin katliamı kınamak için Sivas'ta bir araya geldiğinin altını çizen Demirtaş, "Bölmeye çalışanlara, bölerek yok etmeye çalışanlara bundan büyük mesaj olamaz" dedi.

Demirtaş, şöyle devam etti: "Özgürlüğe, demokrasiye, barışa sevdalı insanlar olarak, tüm ezilenlerin kimlikleriyle Sünnisi, Alevisi, Ezidisi, Yahudisiyle, Türk'ü, Kürt'ü, Arap'ı, Çerkesi'yle, ama bütün ezilenler olarak el ele omuz omuza durursak, yüreklerimiz bir olursa, asıl o zaman sorun çözülür. İşte bizim Sivas'ın 21. yılında vereceğimiz mesaj budur."

Bu topraklarda Alevilerin anayasayal eşit yurttaşlık talebinin artık gerçekleşmesi gerektiğini söyleyen Demirtaş, şunları belirtti: "Ama sadece Aleviler değil, tüm ezilen kimlik ve inançların kardeşliğini ve eşitliğini kendi anavatanımızda gerçekleştireceğiz. Bunu size güvenerek söylüyorum. Sizi ancak siz kurtaracaksınız. Kaderimiz, geleceğimiz sizin ellerinizde. Yeter ki birlik olun. Bizim naçizane bu mücadelede bir damlacık katkımız olursa onur duyarız. Sizler yan yana durmaktan, birlik olmaktan asla geri durmayın. Bugün bizleri parçalayıp bölüp kendi çirkin politikalarına devam etmek istiyorlar. Ama biz çocuklarımızın, torunlarımızın mezhep ve din savaşı olmadan; nefretle, öfkeyle, kinle, intikam duygusuyla birbirine bakmadan yaşamasını istiyorsak, bunun çözümü ele ele vermektir. Bütün ezilenler; yoksullar, emekçiler, işçiler, kadınlar, gençler yani bu ülkenin asıl sahipleri bizler bu ülkeyi özgürleştireceğiz. İşte Sivas'ın hesabı böyle sorulur. Sivas'ın hesabını bugün iktidarda olanlar soramazlar. Onlar ancak bunun hesabını verirler, vermek zorunda olanlardır. Bu hesabı biz soracağız. Halk iktidarında gerçek demokrasiyi inşa ederek Sivas'ın hesabını ancak biz sorabiliriz."

Anma, konuşmaların ardından sloganlarla sona erdi.

02.07.2014