Eş Genel Başkanımız Pervin Buldan, Kadın Meclisi toplantımızın açılış konuşmasında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Bir Kadın Meclisi toplantısında daha bir aradayız. Önemli gündemlerle toplandık. Yerel seçimler öncesi bir araya gelmek bizler açısından önemli. Bugünkü toplantımızın Türkiye’nin barışına, demokrasisine ve özgürlüğe vesile olmasını diliyorum.
Kadın özgürlük mücadelesi çok köklü bir mücadeledir. Bu topraklarda yürütülen kadın özgürlük mücadelesine büyük katkılar sunan bütün kadın arkadaşlarımızı sevgiyle selamlıyorum. Bu mücadele yolunda hayatını kaybetmiş olan arkadaşlarımın anısı önünde minnetle eğiliyorum. Rehin tutulan Figen Yüksekdağ’ı, Leyla Güven’i, tüm milletvekillerimizi ve belediye eşbaşkanlarımızı, özgürlük mücadelesi veren tüm kadın yoldaşlarımı sevgiyle selamlıyorum. Kadın mücadelesini bu yolla teslim alacağını sananlar bilsinler ki kadın özgürlük mücadelesi teslim alınamaz. Esas olan, mekan değildir yol ve hedeflerimizdir. Biz bu yolu zindanlarda da, meydanlarda da, Meclis'te de yürürüz.
Leyla Güven'in tecrite karşı başlattığı açlık grevini sahipleniyoruz
Halkımızın iradesi olarak seçtiği ve parlamentoya gönderdiği yoldaşımız, Hakkari milletvekilimiz Leyla Güven’e sevgilerimi gönderiyorum. Yaşamını özgürlük mücadelesine adayan yoldaşımız Leyla Güven açlık grevine başladı. Sayın Öcalan üzerindeki tecride dikkat çekmek için bedenini açlığa yatırdı. Sayın Öcalan’dan 5 Nisan 2014'ten beri haber alamıyoruz. Siyasi heyetlerle, ailesi ve avukatları ile görüştürülmediği bu dönemde Leyla Güven’in başlattığı bu onurlu eylemi selamlıyor ve sahipleniyoruz. Çok daha güçlü bir şekilde bütün eylem etkinlik ve çalışmalarımızı da tecride karşı mücadelemizi de yükselteceğiz. Tecrit aynı zamanda kadın özgürlüğüne de bir tecrittir. Bizler tecridi kadınlarla yıkacağımızın sözünü veriyoruz.
Kadınlardan korkuyorlar. Tek adam erkek rejimi, kadının siyasetinden, direniş kararlılığından, değişim gücünden korkuyor. Çünkü onları durduracak tek güç kadın gücüdür. Bunun için kadın siyasetine bir darbe yapılmıştır. Kadın kurumları kapatılmış, eşbaşkanlık sistemimiz hedef alınmıştır. Kadına yönelik şiddet ve baskı yöntemlerinin arttığını her geçen gün görüyoruz. Sokaklarda, meydanlarda, iş yerlerinde, evlerinde kadınların şiddetle, baskıyla, tecavüzlerle karşı karşıya kaldığı bir yerde kadınlar bir araya gelmeli ve bu düzene dur demelidir.
Seçim dönemleri bizler için bir araçtır. Katıldığımız bütün seçimlerde erkek siyasetine kadınların restini çektiğini biliyoruz. Kadın ittifakı ile kazandık. Kadınlar 24 Haziran seçimlerinden başarı ile çıkmıştır. Önümüzde 31 Mart yerel seçimleri var. HDP yine güçlü kadın katılımı ile seçimlere hazırlanacak. Kimse bunu rutin bir seçim olarak ele almasın, kadınlar yerellerden merkeze yürüyecektir. Kadınların güç birliği, kadın iradesini zaferle sandıktan çıkaracaktır.
Kayyumlar kadınların eliyle gidecek ve o koltuklara kadınlar oturacak
Kadınların elde ettikleri zafer kayyumların hukuk dışı varlıklarının, yolsuzluklarının sonu olacaktır. Kayyumların belediyelerimizin olduğu yerlere atandıkları günden itibaren en fazla kadın kurumlarını kapattığını biliyoruz. Kürt halkının değerlerine hakaret ettiler, Kürtlerin kazanımlarını yerle bir etmeye çalıştılar. Söz veriyoruz, kayyumlar kadınların eliyle gidecek ve o koltuklara kadınlar oturacak.
Yerel seçimlerde kadınları aday olmaya davet ediyoruz
Biz kadınlar ölüm siyasetine karşı yaşamı, savaşa karşı barışı, tekçiliğe karşı çoğulculuğun öncüleriyiz. Bütün alanlarla el ele, omuz omuza güç birliği ile bir kez daha haykırmaya devam edeceğiz. Tüm kadınlara çağrımdır yerel seçimlerde herkes aday olsun, kadınların gücünü bir kez daha ortaya koymaya çağırıyoruz. Kadın arkadaşlarımı başta belediye eşbaşkanlıkları olmak üzere, belediye meclis üyelikleri ve muhtarlıklarda siyaset yapmaya davet ediyoruz. Kadın arkadaşlarımızı özgürlüklerine birlikte kavuşturacağız, tecridi hep birlikte kıracağız.
11 Kasım 2018