
Eş Genel Başkanımız Pervin Buldan, seçim çalışmaları kapsamında Hakkari'de düzenlenen mitinge katıldı. Kürdistani ittifakımızın bileşenlerinden DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, İnsan ve Özgürlük Partisi Genel Başkanı Mehmet Kamaç, PDK - T Genel Başkanı Sertaç Bucak ve PDK - T'den Bora Balin'in de katıldığı mitingde konuşan Buldan şu ifadeleri kullandı:
Bugün burada olmaktan, sizlerle bir araya gelmekten bir Hakkarili olarak gurur duyuyorum. Biz Hakkari ile gurur duyuyoruz. İyi ki varsınız, iyi ki buradasınız.
Büyük bir engellemeye rağmen bu alanı doldurdunuz. Bu bir miting değil kimse böyle algılamasın; bu bir büro açılışı. Bu büro açılışımızı yapmamıza bile engel çıkardılar. Ama buna rağmen, her şeye rağmen sizler bu alanı doldurdunuz. Hepinize binlerce defa teşekkür ediyoruz. Çünkü Hakkari halkı boyun eğmez, Hakkari halkı diz çökmez, Hakkari halkı biat etmez, Hakkari halkı dimdik ayaktadır. Hepinize teşekkür ediyoruz.
Bu irade 31 Mart'ta sandıklara yansıyacak
Bugün zorlu bir süreçten geçiyoruz. Ancak bu kadar zorlu olmasına rağmen başta Hakkari olmak üzere gittiğimiz her yerde, her buluşmamızda sizlerin büyük coşkusu ve kararlılığı ile karşı karşıya kalıyoruz. Bu coşku, bu irade, bu kararlılık 31 Mart tarihinde sandıklara yansıyacak. Bundan hiçbir kaygı ve kuşku duymuyoruz. Çünkü Hakkari halkı yaşadıklarını bilir, ödediği bedelleri bilir. Gasp edilen belediyesini, rehin alınan belediye başkanlarını bilir, rehin alınan milletvekillerini bilir. Halka zulmetmekten başka, halkın iradesine ipotek koymaktan başka, halkı engellemekten başka hiçbir şeyi bu halka reva görmediler. Bu halkı yoksulluğa sefalete mecbur bıraktılar ama bunların karşısında güçlü bir temsiliyet, güçlü bir irade var.
Belediyeye kayyım atayanlara, milletvekillerimizi cezaevine koyanlara, belediye başkanlarımızı rehin alanlara, sizlere bunları reva görenlere cevabı sandıkta verelim. Buradan sevgili Dilek Hatipoğlu’na binlerce selam gönderiyoruz. Sizin seçtiğiniz Abdullah Zeydan’a, Selma Irmak’a ve yine bu kentin milletvekilliğini yapan, partimizin eş genel başkanlığını yapan, yine sizin iradeniz olan sevgili Selahattin Demirtaş’a buradan selamlarımızı yolluyoruz.
Cesaretimizi kimse kıramaz
Yine cezaevindeyken 24 Haziran seçimlerinde irademdir dediniz, oy verdiniz, kazandırdınız. Sonradan tahliye oldu ama bedenini açlık grevine yatırdı. Sevgili Leyla Güven'e buradan selamlarımızı gönderiyoruz. Onlar rehin aldıkça, tutukladıkça, gasp ettikçe biz daha çok büyüyoruz, kenetleniyoruz, biz daha çok birbirimize bağlanıyoruz. Bizim mücadelemiz bu kadar büyük, bu kadar onurlu bir mücadeledir. Cezaevinde de olsak, dışarıda da olsak, nerede olursak olalım, halkımızın geleceğine, yarınlarına, çocuklarımızın ve gençlerimizin geleceğine dair büyük umutlarla yola çıktık. Bu umudumuzu, bu cesaretimizi hiç kimse kıramayacak.
Kayyım hastane yolunu bilmez
31 Mart tarihinde yapılacak olan yerel yönetim seçimlerinde Hakkari’den de büyük beklentimiz var. Hakkari aslında kararını vermiş, her şeyi biliyor, her şeyi görüyor. Bu kente kayyım atadılar. Daha sonra o kayyımı bu kente belediye başkan adayı yaptılar. O belediye başkan adayına şu anda "Hakkari Devlet Hastanesi’nin yolu nerededir" diye sorsanız inanın bilemez, inanın ki size gösteremez.
Kayyım ziyaret edeceği evde önce arama yaptırıyor
O kayyım Hakkari halkımızın evine giderken önden güvenlik güçlerini gönderiyor. Evin içinde arama yaptırıyor. O kayyım kimlerle görüşürse, hangi aile ile görüşürse basına servis ediyor. Bunu niye yapıyor? Hakkari halkını birbirine düşürmeye çalışıyor. Ancak Hakkari halkı kayyımı da tanıyor, HDP’yi de tanıyor.
Kayyım Hakkari'nin geleceğini bile borçlandırdı
O kayyım, belediyemizi gasp ettikten sonra 400 trilyon lira borç bırakmış durumdadır. Şu anda Hakkari Belediyesi 400 trilyon lira borç batağında. Hakkari’nin geleceğini bile borçlandırmış. Ve bu kayyım Hakkari halkının, belediyesinin yaptırdığı bütün kurumların kapısına kilit vurmuş. Kadın kurumlarını, gençlerin kurumlarını kapatmış. Şimdi bu kayyım anlayışı ile bir kez daha gelmiş Hakkari'den aday olmuş. Buradan Hakkari halkına söz veriyoruz: O kayyımı Ankara’ya hep birlikte göndereceğiz.
Ölene kadar bozulmayacak Kürt ittifakını gerçekleştirdik
Onların zihniyeti kutuplaştırmak, ayrıştırmak ve halklar arasına nifak tohumları ekmektir. Ama biz öyle bir ittifak gerçekleştirdik ki, ölene kadar mezara kadar bozulmayacak olan Kürt ittifakını gerçekleştirdik. Kürdistani partilerle ittifakı gerçekleştirdik. Onlar “Kürt halkı birlik beraberlik oluşturamaz, Kürtler bir araya gelemez” dediler. Ama biz Diyarbakır’da, Kürdistani partilerle bir araya geldik. Sadece yerel seçimler için değil, geleceğimiz için de en şeffaf ve en ilkeli ittifakımızı oluşturduk. Ama buna tahammülleri yok.
Kendini Maho Ağa zannediyor
Tayyip Bey her gün meydanlarda HDP'nin eş genel başkanlarına, milletvekillerine, belediye eşbaşkanlarına hakaret etmeyi, iftira atmayı kendisine bir görev olarak almış. Ve bize “bu ülkeyi terk edin Güney Kürdistan’a gidin” diyorlar. Kendini “Maho Ağa” zannediyor. Sanki burası bir köy. Sanki köyünden bizi kovuyor. Bu topraklar bizim! Bu kent bizim, Hakkari bizim, Van Mardin Diyarbakır bizim! Biz bu ülkenin her yerine kök salmışız. Ankara, İstanbul, Adana Mersin, İzmir bizim!
Cumhurbaşkanı kendi halkından bu kadar nefret etmemeli
Bir ülkenin Cumhurbaşkanı kendi halkından bu kadar nefret etmemelidir. Bir ülkenin Cumhurbaşkanı bir partiyi terörist olarak görmemelidir. Bir ülkenin Cumhurbaşkanı, kendi halkını bu ülkeden kovmamalıdır. Bir ülkenin cumhurbaşkanı HDP’ye oy veren 6 milyon insanı yok saymamalı, görmezden gelmemelidir.
Cumhurbaşkanının bir ağırlığı olmalıdır
Her cumhurbaşkanının bir ağırlığı vardır. Biz geçmişte bu ülkede cumhurbaşkanlığı yapan çok insan gördük. Neredeyse onlara bile rahmet okutacak duruma getirdiler. Bir ülkenin cumhurbaşkanının bir ağırlığı olmalıdır. Ancak bu ülkenin cumhurbaşkanı kendisinden yana olmayan, AKP'ye oy vermeyen, kendisi gibi düşünmeyen herkesi yok sayıyor, inkar ediyor. Oysa biz bu ülkenin demokrasiye, adalete, barışa ve özgürlüklere olan ihtiyacından doğduk, gün geçtikçe büyüyen çoğalan ve her gün her yerde rengini iradesini ortaya koyan bir partiyiz. Bugün bu ülkede ne olacaksa HDP'nin gücü ile olacak. Sizlerin gücüyle olacak, sizlerin kararlılığıyla olacak.
Leyla Güven'in talebi meşrudur
Sizin milletvekiliniz sevgili Leyla Güven bedenini açlık grevine yatırmış. Bugün açlık 117’nci gününde. Sevgili Leyla ve onunla birlikte bu kentin vekilliğini yapan Selma Irmak, Sebahat Tuncel ve birçok arkadaşımız cezaevlerinde açlık grevindeler. Tek bir talepleri var. Bu talep meşrudur, haklıdır. Bugün Adalet Bakanlığı'nın çıkardığı kendi kanununa göre yasal bir talep. İmralı’daki Sayın Öcalan’ın ailesi ve avukatlarıyla görüştürülme talebi.
Türkiye halkları tecrit altında
Bu talebi Adalet Bakanlığı ve AKP hükümeti engellemektedir. Açlık grevinde olan arkadaşlarımızın talepleri görmezden gelinmektedir. Diyarbakır Milletvekilimiz Dersim Dağ arkadaşımız da bedenini açlığa yatırdı. Leyla'ya destek olsun diye, Leyla'ya moral olsun diye, Leyla'nın yanında olmak için. Biz de HDP olarak bu haklı talebin arkasındayız. Tecrit mutlaka kalkmalıdır. Bu tecrit sadece Sayın Öcalan'a uygulanmıyor. Bugün Türkiye halkları, Türkiye'de yaşayan herkes, kadınlar, gençler tecrit altındadır.
Seçim bürosu açılışı engelleniyorsa bu tecrittir
Eğer bugün buradaki büro açılışına bu kadar engelleme varsa bu bir tecrittir. İnsanlar istediği gibi seçim çalışmalarını, seçim faaliyetlerini demokratik bir şekilde gerçekleştirmelidir. HDP'nin de her siyasi parti gibi miting yapma, büro açma, halk ziyaretleri, esnaf ziyareti gerçekleştirme hakkı vardır. Ancak bu eğer engelleniyorsa, işte burada tecrit vardır. Bu tecrit tüm Türkiye’ye, tüm topluma sirayet etmektedir. Bunu kabul etmiyoruz, asla kabul etmiyoruz.
Hakkari'de en az yüzde 90 oy ile büyük bir başarının altına imza atalım
Hakkari halkı tarih yazacak. Sandıklarımıza, oylarımıza sahip çıkalım. Hakkari halkı bir kez daha tarih yazacak. Bunu biliyoruz, Hakkari halkına güveniyoruz, inanıyoruz. Ve bu inancı, bu güveni sandıklara yansıtacağınızdan hiçbir şüphemiz, kaygımız yoktur. Yeter ki kararlı olalım. Diğer partilere oy verecek olan insanları hep birlikte ikna edelim. Onların elini tutalım, onların yüreğine girelim, onların vicdanına hitap edelim ve Hakkari’de en az yüzde 90 oranında oy ile büyük bir başarının altına imza atalım. Belediye Eşbaşkanlarımız sevgili Seher ve Cihan yoldaşımızı önce Allah’a sonra size emanet ediyoruz. Cezaevinde olan tüm arkadaşlarımıza buradan bir kez daha selam gönderiyoruz. Hakkari İl Eşbaşkanımız Sinan yoldaşımıza binlerce selam gönderiyoruz. Bu belediye sizindir, sizin olacak!
Bu belediye sizindi, bir kez daha sizin olacak!
Bu düşüncelerle, duygularla 31 Mart sabahı hepinizden büyük bir kararlılıkla oylarınıza sandıklara sahip çıkmanızı ve Hakkari’deki başarının altına hep birlikte imza atmanızı bekliyoruz. Başarı bizim olacaktır, zafer bizim olacaktır. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. Kazanacağız, mutlaka kazanacağız, hep birlikte kazanacağız. Bu belediye sizindi, bir kez daha sizin olacak. Serkeftin hevalno!
4 Mart 2019