Diyarbakır Milletvekilimiz ve Grup Başkanvekilimiz İdris Baluken Suriye’de son süreçte yaşananlara ilişkin Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yanıtlaması istemiyle bir soru önergesi verdi. Önergenin gerekçesi şöyle:

Suriye genelinde ve özellikle Türkiye kara ve hava sınırlarını ilgilendiren bölgelerde DAİŞ, El-Nusra ve Nusra'ya bağlı olarak hareket ettiği bilinen Ahrar El-Şam adlı terör örgütlerinin işlemiş oldukları ve halen de işlemeye devam ettikleri insanlık suçlarına dolaylı ya da dolaysız bir şekilde ortak olmamak için bu bahsi geçen örgütlere ve onların türevlerine karşı kararlı ve somut mücadele edilmesi gerektiğine dair görüşlerin hem batılı hükümetlerce hem de Rusya, Çin ve İran gibi hükümetlerce uzlaşılan bir konu olduğu herkesin malumudur. Ancak bu terör örgütlerinin Türkiye üzerinden savaşçı devşirmeye devam ettiği, başta petrol, silah ve insan kaçakçılığı olmak üzere yasadışı bir ticaret ağının oluştuğu, insanlık suçu işleyen bu terör örgütü üyelerinin Türkiye'de rahat hareket edebildiği ve hatta devlet hastanelerinde ücretsiz tedavi edildiklerine dair bilgiler artık sır değildir.

Rusya'nın ABD ile anlaşarak koordineli bir şekilde yürüttüğü terör örgütlerine karşı hava operasyonları sırasında Türk Hava Kuvvetleri'ne bağlı savaş uçaklarının hükümetinizce belirlenen angajman kuralları ve yetkilere bağlı olarak 24 Kasım'da bir Rus Savaş uçağının düşürülmüş olmasının açığa çıkarabileceği diplomatik, siyasi, askeri ve hukuki sonuçların ve gerekçelerin yeterince kamuoyu ile paylaşılamadığı ve bir çok çevrenin bu hamle karşısında ikna edilemediği görülmektedir.

Bu bağlamda;

  1. 1

    Hükümetinizin ve hükümetinize bağlı kurumların desteklediği ve halen desteklemekte olduğu "muhalif güçler" olarak tanımladığınız örgütlerin adları nedir? Bu örgütlerin yönetimlerinde kimler vardır? Bu örgütlere şimdiye kadar hangi yardımları gönderdiniz?

  2. 2

    Elinize ulaşan raporlarda Bayır Bucak Türkmenleri'nin bulunduğunu belirttiğiniz Suriye topraklarındaki yabancı savaşçıların Nusra ve Ahrar El-Şam gibi El-Kaide'ye bağlı terör örgütlerinin unsurları olduklarına dair bilgiler var mıdır? Yoksa bu yabancı savaşçılar sadece Bayır Bucak Türkmenlerini korumak için mi Türkiye üzerinden bu bölgeye getirildiğini düşünüyorsunuz?

  3. 3

    Geçen yıl Bayırbucak bölgesinde IŞİD çeteleri Türkmen halkını katliamdan geçirirken, hükümetinizin herhangi bir siyasi tavır bile geliştiremediği bilinmektedir. Bu durumda hükümetinizin Bayırbucak Türkmenlerinden çok, o bölgenin kimin denetiminde olduğu ile ilgilendiği konusunda, kamuoyunu tatmin edecek bir cevap vermeyi düşünüyor musunuz?

  4. 4

    Sayısı bilinmeyecek kadar fazla sayıda karadan sınır ihlali yapan DAİŞ, El-Nusra ve Ahrar El-Şam gibi örgütlerinin üyeleri için herhangi bir önlem almadığınıza yönelik uluslararası toplumdan ve ülke içindeki muhalefetten ciddi eleştiriler vardır. Buna rağmen bugüne kadar bu örgütlerin sınırdan geçişleri ile ilgili hükümetinizin herhangi bir tedbiri olmamıştır. Bu durumda, bu örgütlere angajman kurallarının uygulanmadığı söylenebilir mi? Sınırda angajman kuralları başka hangi örgütler ve durumlar için işletilmemektedir?

  5. 5

    PYD'nin ve dâhil olduğu Suriye Demokratik Güçleri'nin DAİŞ'e ve El-Nusra'ya karşı mücadelesini yürütürken hükümet olarak DAİŞ'i destekler bir pozisyona düşmenizin "stratejik derinlik" anlayışınızla ilişkisi nedir?

  6. 6

    Suriye'de öngördüğünüz çözüm modelini sadece "Esad'ın gitmesinin" ötesine taşıyacak bir vizyonunuz var mı? Suriye'de aşırı güçlenen bu köktenci örgütlerin "yeni Suriye'deki" varlığı ne olacak? Sınırımızda yeni bir Afganistan'ın kurulmakta olabileceği potansiyeli hükümetiniz açısından bir tehdit olarak algılanıyor mu?

    Türkiye sınırları yakınlarında 24 Kasım'daki gibi benzer bir durumla karşılaşılması durumunda yine aynı angajman kuralı uygulanacaksa, açığa çıkabilecek savaş riskine karşı derhal NATO'ya sığınmak yerine iç kamuoyu ve Rusya Hükümeti ile ilişkilenmeyi düşünüyor musunuz?

  7. 7

    Mürşitpınar sınır kapısından resmi izinle Türkiye'ye giriş yapan 6 yaralı YPG'linin Ankara'da tedavi görürlerken gözaltına alınarak Ahrar El-Şam kontrolündeki Cilvegözü sınır kapısından esir olarak teslim edilmesi konusunda halen hükümetinizden bir izahat alınamamış olmasının bu savaş suçunu kabul ettiğiniz anlamına mı gelmektedir?