8’inci kuruluş yıl dönümü etkinliğimize gelen mesajlar

Kurucu Eş Genel Başkanlarımız Fatma Gök ve Yavuz Önen, Onursal Başkanımız Ertuğrul Kürkçü, Kandıra Cezaevi'ndeki kadın tutsaklar adına Sebahat Tuncel ile önceki dönem Eş Genel Başkanlarımız Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş'ın partimizin 8. kuruluş yıl dönümü vesilesiyle gönderdikleri mesajlar:

 

Fatma Gök:

Kurucu Eşbaşkanı olmaktan gurur duyduğum partimizin 8. kuruluş yıl dönümü etkinliğine elimde olmayan nedenlerle katılamadığım için hüzünlüyüm.

8 kocaman yıl, dile kolay. İnsanlık tarihi için pek kısa. Lakin Halkların Demokratik Partisinin devamı olduğu mücadele, yürüdüğümüz yol çok uzun. Selam olsun mirasçısı olduğumuz eşitlik, özgürlük, adalet yürüyüşünün her adımını atanlara. Selam olsun Halkların Demokratik Partisinin barış, emek ve demokrasi mücadelesinde yılmadan yürüyenlere. Selam olsun onca baskı ve zulme karşı direnen, zindanlarda rehin tutulan yoldaşlara.

Tarih şahittir, biz kazanacağız. Çünkü biz savaşı değil barışı, ölümü değil çözümü ve yaşamı savunmayı amaç edindik. Topluma yeni bir umut, yeni bir olanak sunduk.

Çünkü biz toplumsal dönüşümün önünün özgün ve özerk kadın örgütlenmesiyle açılacağını öne çıkardık.

Çünkü biz kadınların, gençlerin, farklı din ve inançtan halkların iradesiyle, emek ve demokrasi güçlerinin katılımı ile ayrımcılıktan, eşitsizlikten, cinsiyetçilikten arınmış, onurlu, hak temelli yeni yaşamı kurmayı hedefledik. Başlarken umudun zeminini yaratıyoruz demiştik. Halkların Demokratik Partisi umut ve olanak yaratmaya devam ediyor.

Selam olsun tüm baskı ve zulme rağmen bu uğurda emek veren, bedel ödeyen yoldaşlara. 

 

Yavuz Önen:

Dostlar, yoldaşlar

Partimiz 8 yıl önce bugün barış içinde eşit ve özgür bir toplum, laik insan haklarına dayalı bir hukuk devleti ve Kürt meselesinin barışçıl çözümü vaatleriyle kuruldu. Başlarken bu amaçlarımıza ulaşma mücadelemizin zorlu geçeceğinin farkındaydık. Sekiz yıldan beri ülke çapında üyelerimize, seçilmiş görevlilerimize, yöneticilerimize, yerel yöneticilerimize, parti merkezimize binalarımıza saldırdılar. Ancak bu faşist saldırılar üyelerimizin ve yöneticilerimizin olağanüstü özverisi ve cesaretiyle ve halkın oylarıyla HDP’nin demokrasimizin güvencesi ve en sağlam kalesi olmasını engelleyememiştir. HDP günümüzde ihtiyacını duyduğumuz en geniş anti faşist cephenin vazgeçilmez parçasıdır. HDP devrimci bir halk hareketidir. Bizi susturamayacaklar, bölemeyecekler, tüketemeyecekler. Fatma Gök yoldaşla birlikte partimizin kurucu eş başkanı olmaktan onur duyuyorum. Hepinizi, cezaevlerinde rehin tutulan başkanlarımızı yöneticilerimizi devrimci duygularla sevgiyle selamlıyorum. 

 

Ertuğrul Kürkçü:

Sevgili yoldaşlarım,

Hepinizi sevgi ve saygıyla kucaklıyorum. Nerede ve nasıl karşılıyor olsak da Halkların Demokratik Partisi’nin 8. yıl dönümü hepimize kutlu olsun. Bu anı hayatta olmadıkları için paylaşamadığımız yoldaşlarımıza ve bizi bu günlere taşıyan önceki kuşakların kadın ve erkek kahramanlarına da binlerce selam olsun. 

Halkların Demokratik Partisi Türkiye’nin demokratik ve toplumsal muhalefet güçleriyle Kürdistan Özgürlük Mücadelesinin tarihsel ittifakı üzerinde yükseldi ve daha geniş özgürlük güçlerini kucaklayarak yükselmeye devam ediyor. Herkesi partimize doğru çeken şey halklarımızın hayatı ve mücadelesini insanlığın kurtuluşuna bağlayan paradigmamızdır. Halkların Demokratik Partisi her türlü baskı altındayken de bu paradigma her gün yeniden doğrulanıyor. Ezilen, sömürülen, haksızlığa, zulme ve şiddete uğrayan her yurttaşın zihninde partimiz bir kutup yıldızı gibi parıldıyor. 

Mücadelemizle ne kadar gurur duysak azdır. 2020’de Türkiye’de HDP’li olmak insanın kendisine her yönüyle insan olmaya en çok yaklaşabileceği konumu seçmiş olması demektir. 

En son işçi kendisini sermayeye bağlayan zincirleri kırıncaya, en son kadın erkek şiddeti ve tahakkümünden kurtuluncaya, en son tutsak hürriyetine kavuşuncaya, en son Kürt “ez niha azad im” diye haykırıncaya, en son yurttaş dünyayı kendi yurdu bilinceye, insan gerçekten insan oluncaya kadar kavgamız sürecek.

Serkeftin hevalno!

 

Kandıra'daki kadın tutsaklar adına Sebahat Tuncel:

Sevgili yoldaşlar, dostlar;

Partimizin kuruluş yıl dönümü nedeniyle bir araya gelen herkesi, halkımızı, kadınları saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum. 

Demokrasi ve özgürlük mücadelemize yönelik saldırıların arttığı bir süreçte HDP ve Demokrasi, Özgürlük güçleri olarak; direnişi ve dayanışmayı büyütmek, faşizmi geriletmek, özgürlükleri geliştirmek olmazsa olmazdır. 

Sevgili Arkadaşlar, 

Cumhur ittifakı ve kapitalistler kendi varlığını korumak ve devamlılığını sağlamak için her türlü baskı ve şiddeti devreye koymaktadır, koyacaklardır. Çünkü kendi varlıkları buna bağlı hale gelmiştir. Tüm faşist iktidarlar benzer yöntemlerle topluma korku salarak, muhaliflerini yok ederek veya hapsederek, demokrasi ve özgürlük alanını daraltarak, saf şiddeti yoğunlaştırarak kendi iktidarlarını ayakta tutmaya çalışırlar. Ancak kendileri de bu yöntemin onları güvenceye alamayacağını bilirler. O nedenle kendilerine yönelik en küçük eleştiriye dahi tahammül edemezler, her şeyden şüphelenirler ve her zaman kendilerine düşmanlar yaratırlar. Cumhur ittifakı da tüm faşist iktidarların kullandığı yöntemlerin aynılarını kullanmaktadır. Onlar için en kullanışlı olanı ise “Kürt düşmanlığıdır”. 

Kürt halkının tüm kazanımlarına, demokratik siyaset alanına yönelik saldırılar, kayyım siyaseti ve halk iradesinin gaspı bu düşmanlık politikasının sonuçlarıdır.  Kürt halkının en temel hakları saldırı altına alınır, Kürtlerin dili yasaklanır, Kürtçe tiyatro en büyük tehdit olarak görülür ve hemen soruşturma açılır. Kürt halkına nefes aldırmamak için bugüne kadar denenmiş yöntemlere denenmemişler eklenir. Birileri dönemin Esat Oktay’lığına soyunur. Anayasa, yasalar keyfi ve isteğe bağlı olarak uygulanır veya uygulanmaz. 

Düşünce-ifade özgürlüğü, siyaset yapma, gösteri ve yürüyüşler, mitingler, toplantılar, eylem ve örgütlenme hakkı sadece iktidar için geçerlidir. Muhalifler bu hakları kullanmaya kalktığında terörist olmakla itham edilirler. Sivil toplum, medya, STK’lar ve yargı iktidarın komisyonları haline getirilmeye çalışılır. Buna karşı demokrasi ve özgürlükleri savunanlar iftira ile hapsedilir, rehin alınır. Kadınlar sokaklarda özgürce yürüyemez, her gün kadınlar katledilir. Erkek devlet ve yargısı bu failleri cesaretlendirmek için yasalar çıkarır. İşçiler ve emekçiler iliklerine kadar sömürülür. ‘’Pandemi var, sağlıklı bir ortamda çalışma hakkım var’’ derse açlıkla terbiye edilir. İşçilere ölümü gösterip sıtmaya razı ederler. Doğa yandaş şirketlere peşkeş çekilir, buna karşı yaşam alanını savunanlar devlet şiddetini deneyimlemek zorunda kalır. İktidara göre her şey çok iyi. Ekonomi, dış politika, sağlık her şey çok iyi. Kötü olan ise onların tüm bu baskı ve zulüm politikalarına rağmen ‘’kral çıplak’’ diyen Kürtlerin, kadınların, sol örgütlerin, muhaliflerin varlığıdır. 

Toplumu sessizliğe boğmuş bu iktidar toplumun tüm özlemlerini, taleplerini haykırma cesareti gösteren hakikat savunucularından korkar, geceleri uykuları kaçar. Bilmem kaç odalı saraylar bile dar gelmeye başlar onlara. Ama hakikatin açığa çıkmak gibi bir huyu var. Ve hakikat yalancıları koltuğundan edecek. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Yalanın bacakları kısadır, zamanı aşamazlar bizden söylemesi. Kimse umutsuzluğa kapılmasın. Çünkü direnen, mücadele edenler var, bu havalarda umudu yeşerten ve diri tutan yoldaşlar var, HDP var! Kuruluş yıl dönümümüzü bir kez daha kutluyorum. Özgür yarınlarda buluşmak ve hep beraber özgürlük şarkıları, özgürlük halayları çekmek umuduyla. Şimdi özgürlük zamanı. Dem dema Azadiyê ye. 

 

Figen Yüksekdağ:

Değerli Partili Arkadaşlarım, 

Kıymetli halkımız, hepimizin ortak evi, çatısı olan HDP’nin kuruluş yıl dönümü kutlu olsun. 

Bu ağır ve zor zamanlarda, siyasi onuru, direnci, dayanışmayı yüksek tutanlar, tarihe yazılacak ve kazanacaklardır. 

Dört bir yandan kuşatılan kirli ve gaddar saldırıların hedefi olan partimiz farklılığın ve ahlaki politik meşruiyetin gücü ile bu kuşatmadan çıkacaktır. Yeni yaşam ve özgür, adil, eşit bir gelecek için halkların birleşik yolunda yürüyenlere selam olsun. 

Kandıra F1 hapishanesindeki kadın siyasetçiler olarak, kararmayan yüreğimiz halklarımıza ve sizlere en içten güvenimizle daima yanınızdayız.

Umutla, dirençle, yoldaşça selamlar.

 

Selahattin Demirtaş:

Yaş Gününü Kutlayan HDP’ye ;

Çok söze gerek yok.

Siyasetin bunca kirlendiği bir zamanda sen bir pırlantasın HDP.

İstediği kadar çamur atsınlar, sen en değerlimizsin.

Ve iyi ki doğdun, nice yıllara

 

18 Ekim 2020