Halklar ve İnançlar Komisyonu Eş Sözcülerimiz Tülay Hatimoğulları ve Turgut Öker'in açıklaması:
16 Eylül 1982’de Batı Beyrut’ta Filistinli mültecilerin kaldığı Sabra ve Şatilla kamplarına İsrail yanlısı Falanjistler saldırdı. İsrail’in kurduğu Güney Lübnan Ordusu tarafından, 14 Eylül’de yaşanan Lübnan Cumhurbaşkanı Beşir Cemayil suikastını gerekçe göstererek; gerçekleştirilen saldırıda yaklaşık 3 bin 500 sivil katledildi.
Sabra ve Şatilla Katliamı, Filistinlilere yönelik yapılmış en büyük sivil katliamlardan biri olarak hafızalardan asla silinmeyecek olsa da uluslararası hukuk nezdinde halen katliamla yüzleşme sağlanmadı. Hukuki süreç, tıpkı Türkiye’deki katliamlarda yaşandığı gibi, cezasızlıkla sonuçlandı; katliam failleri ödüllendirildi. Dönemin İsrail Savunma Bakanı olan Ariel Şaron “savaş suçu” işlemekle suçlansa da ceza almadığı gibi 2001 yılında başbakan oldu.
Bizler; İsrail’i BM’nin ‘‘İsrail’in 1967’de işgal ettiği topraklardan geri çekilmesi’’ ve ‘‘göçe zorlanan Filistinlilerin vatanına dönmesi’’ ve BM'lerin tüm kararlarını İsrail yönetimince uygulamaya davet ederiyoruz. Bölgede adil bir barışın kurulmasının ancak Filistin davası çözümü noktasında Filistin halkının resmi ve meşru temsilcisi FKÖ’nün tanınarak dinlenmesi ve bölgenin kadim halklarının ortak mücadelesi, birlikte geliştireceği dayanışma ile mümkün olacağına inanıyoruz.
40. yılında Sabra ve Şatilla katliamını kınıyor ve katliamda yaşamını yitirenleri hüzünle anıyoruz. Katliam ile yüzleşilmesi için haklı mücadelesinde Filistin halkının yanında olmaya devam edeceğiz.
