Eş Genel Başkanımız Pervin Buldan, Yeşil Sol Parti Meclis Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder ile milletvekilleri Özgül Saki ve Kezban Konukçu, HDK Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek, Cumartesi Annelerinin 951’inci haftasında Galatasaray Meydanında yapılmak istenen eylemine katıldı.
Cumartesi Annelerinin polis tarafından gözaltına alınmasını protesto eden Buldan ve heyetimiz açıklama yaptı. Buldan, şunları söyledi:
Cumartesi İnsanlarının bugün bu meydanda açıklama yapmasına bir kez daha izin verilmedi. Haksız ve hukuksuz bir şekilde Cumartesi İnsanları gözaltına alındı. Anayasa Mahkemesi kararı olmasına rağmen bu karar dikkate alınmadı. Cumartesi İnsanlarının gözaltına alınmasını kınıyor ve protesto ediyoruz.
Buldan, daha sonra Cumartesi Annelerinin okuyacağı basın metnini okudu. Metinde şu ifadeler yer aldı:
“Kayıplarımızdan, adalet arayışımızdan ve Galatasaray’dan vazgeçmiyoruz.
Kamuoyunda Cumartesi Anneleri olarak bilinen bizler; güvenlik güçleri tarafından gözaltına alındıktan sonra varlığı inkar edilen ve kendilerinden bir daha haber alınamayan insanların aileleri ve insan hakları savunucularıyız.
28 yıldır gözaltında kaybedilen insanların akıbetlerinin açıklanması ve adaletin sağlanması için Anayasadan, yasalardan ve Türkiye’nin taraf olduğu sözleşmelerden doğan haklarımızı kullanıyoruz. 699 hafta boyunca bizimle bir hafıza mekanına dönüşen Galatasaray Meydanından taleplerimizi haykırdık.
Türkiye’nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçişinin ardından beş yıldır Galatasaray’daki buluşmalarımız polis şiddeti ile engelleniyor. Anayasa Mahkemesi'nin Cumartesi Annelerine Galatasaray Meydanının yasaklanmasını hak ihlali olarak değerlendiren iki kararına rağmen engelleme devam ediyor. On haftadır da her Galatasaray’a çıktığımızda polis tarafından ablukaya alınıyor, hiçbir yasal koşul oluşmadığı halde kelepçeleniyor ve gözaltına alınıyoruz.
Oysa Anayasa Mahkemesi kararları, Cumartesi Anneleri’nin engellenmesinin bütün sonuçlarıyla birlikte ortadan kaldırılmasını içermektedir. Beyoğlu Kaymakamlığı’nın ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün bu karara uymayı reddetmesi ihlalde ısrardır. AYM’nin güvenilirliğine ve AYM tarafından koruması gereken insan haklarına doğrudan bir saldırıdır. Dahası, bu yasaklamadaki ısrar barışçıl olarak bir araya gelip taleplerini ifade etmek isteyen herkes üzerinde caydırıcı etki yaratmayı hedeflemektedir.
951. haftamızda bir kez daha hatırlatıyoruz: AYM ve AİHM kararlarını uygulamayan bir sistem, hukuk devleti güveni yaratamaz. Adalet sistemindeki ağır hasar onarılmadan, hukuka dönülmeden sorunlarımız çözülemez.
951. haftamızda Cumhurbaşkanı ve İçişleri Bakanı’nı, Anayasa Mahkemesi'nin kararlarına ve meşruiyetine saygı göstermeye, beş yıldır keyfi bir biçimde sürdürülen Galatasaray yasağına derhal ve koşulsuz olarak son vermeye çağırıyoruz.
Biz hakikati anlatıyoruz; bu topraklarda yaşanan inkarı ve adaletsizliği görünür kılmak için mücadele ediyoruz. Hukuk zemininde kalarak kayıplarımızı arıyor ve faillerin cezalandırılmasını talep ediyoruz.
Bizim bu meşru beklentimizi boşa çıkarmak istiyorlar. Zorla, şiddetle bizi susturmak istiyorlar. Ama biz susmamakta kararlıyız.
Kayıplarımızdan, adalet arayışımızdan ve Galatasaray’dan vazgeçmiyoruz. Tüm baskılara, doğruyu söylemenin, haklı olduğumuzu bilmenin gücü ve cesaretiyle karşı çıkıyoruz.”
17 Haziran 2023